İDARENİN KUSURSUZ SORUMLULUĞU İLKESİ

Kusursuz sorumluluk sosyal devlet anlayışının uzantısı olan ve idare hukuku kapsamında oluşturulmuş bir prensiptir. Burada belirtmek gerekir ki kusursuz sorumluluk idarenin sorumluluğu alanında tamamlayıcı yani ikincil niteliktedir. Asıl olan idarenin kusur sorumluluğudur. Ancak idarenin faaliyet alanı genişledikçe, bu faaliyetler sonucu meydana gelebilecek zarar veren olay ile idarenin kusuru arasında bağlantı kurulması veya bunun kanıtlanması güçleşmiştir. Burada zarar görenin ispat yükümlülüğünün kaldırılmasını öngördüğünden kusursuz sorumluluk ilkesi önemli bir prensiptir.

Bu doğrultuda kusursuz sorumluluk prensibinin amacı toplumun bir parçası olan kişinin uğradığı zararın idarenin kusurlu bir eyleminden kaynaklanmasa dahi tazmin edilmesidir. Klasik idare hukuku doktrininde, kusursuz sorumluluk iki ana ilkeye dayanmaktadır;

  • risk ilkesi
  • kamu külfetleri karşısında eşitlik ilkesi

Risk ilkesi, risk sorumluluğu olarak da açıklanmaktadır. Bu ilke, idarenin hiçbir kusuru olmasa dahi yürüttüğü tehlikeli faaliyetler veya kullandığı tehlikeli araçlar nedeniyle oluşabilecek zararı tazmin etmekle yükümlü olduğunu ifade etmektedir.

Kamu külfetleri karşısında eşitlik ilkesi ise toplumsal bir fayda için gerçekleştirilen idarenin hukuka uygun eylem ve işlemlerinin külfetlerinin belli bir kişi veya kişilerin üzerine kalması durumunda bu kişi veya kişilerin uğradığı zararı, idarenin bir kusuru olmasa bile, tazmin etmesini açıklayan prensiptir.

                                                                                                                        Hukuk Desteği

iletisim: [email protected]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir