KABAHATLER KANUNU VE ÇEŞİTLİ KABAHATLER

5326 sayılı Kabahatler Kanunu 31.03.2015 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu Kanun’da açık ve kesin bir kabahat tanımı yer almamasına rağmen, haksızlık unsuru içeren ancak suç olarak tanımlanmış fiillere kıyasla ikincil bir önem taşıyan kimi fiillerin toplum düzeni, genel ahlak, genel sağlık, çevre ve ekonomik düzeni korumak amacıyla cezalandırılacağı belirtilmiştir. Örneğin bu kanunda emre […]

Devamını Oku

BİLİŞİM SİSTEMİNE GİRME SUÇU

Çağımızın gerekleri doğrultusunda bilişim sistemlerinin kullanımı yaygınlaştıkça, zaman içerisinde hukukumuzun, bu sistemlerin hukuka aykırı kullanılması şeklinde oluşan birtakım fiileri suç olarak düzenlemesi gerekmiştir. “Bilişim Suçları” olarak ifade edilen bu suç tipleri, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda (“TCK”) “Bilişim Alanında İşlenen Suçlar” başlığı altında düzenlenmiştir. Bu başlık altında sayılan suçlar aşağıdadır: – Bilişim sistemine girme suçu […]

Devamını Oku

REKABETİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN VE KAPSAMI (I)

4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun (“RKHK”) 13.12.1994 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu Kanun’un amacı, piyasalardaki rekabeti engelleyen, bozan veya kısıtlayan anlaşma, karar ve uygulamaların ve piyasaya hakim olan teşebbüslerin bu hakimiyetlerini kötüye kullanmalarının engellenmesi için gerekli düzenleme ve denetlemenin yapılmasının sağlanmasıdır. Rekabeti sınırlayan, bozan veya kısıtlayan haller RKHK m. 4’te, aşağıdaki şekilde […]

Devamını Oku

TÜZEL KİŞİLİK PERDESİNİN ARALANMASI

Şahıs şirketlerinin aksine sermaye şirketleri Türk Ticaret Kanunu uyarınca, üçüncü şahıslara karşı yalnız şirket malvarlığıyla sorumludur. Şirket ortakları ancak koymayı taahhüt ettikleri sermayeden dolayı şirkete karşı borçlu olurlar. Dolayısıyla şirketten alacaklı olan bir üçüncü gerçek veya tüzel kişi, bu alacağını yalnız şirketin mal varlığından tahsil edebilecek, kural olarak şirket ortaklarının malvarlığına başvurma imkanına sahip olamayacaktır. […]

Devamını Oku

ADLİ YARDIM (ADLİ MÜZAHARET)

Adli yardım, kişilerin ücret ödemeksizin hak arama özgürlüklerini ve savunma haklarını kullanabilmeleri adına sahip oldukları ve şartları 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda düzenlenmiş hukuki bir imkandır. Bu kurumdan yararlanmak isteyen kişilerin ileri sürdüğü hukuki talebin açıkça dayanağının bulunması ve bu kişilerin yargılama ile takip giderlerini ödeme gücünden yoksun olmaları, adli yardımdan yararlanma olanağını elde etmek […]

Devamını Oku

BEDELLİ ASKERLİK VE KIDEM TAZMİNATI

7146 sayılı “Askerlik Kanunu ile Diğer Bazı Kanunlarda ve 663 Sayılı KHK’da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 3 Ağustos 2018 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla birlikte, ilgililere bedelli askerlik imkanı getirilmiştir. Bununla beraber, bedelli askerlik yapacak olan işçinin kıdem tazminatı alıp alamayacağı ayrı bir tartışma konusu olmuştur. 1475 sayılı İş Kanunu m. 14’te, işçinin muvazzaf askerlik nedeniyle, […]

Devamını Oku

KİRALANANIN İLAMSIZ İCRA YOLUYLA TAHLİYESİ – KİRACIYI İCRA YOLUYLA TAHLİYE ETMEK

Konut ve işyeri kiralarında kiralananın tahliyesinin hangi yollarla sağlanabileceğinden önceki yazılarımızdan birinde bahsetmiştik (Bkz….). Bu yollardan herhangi birini uygulayarak tahliye imkanı elde etmek için bir tahliye davası açılmalı ve dava sonucunda ilam icraya konulmalıdır. Kiralananın ilamsız icra yoluyla tahliyesinde ise herhangi bir dava açılmasına ve ilama gerek yoktur. İlamsız icra yoluna başvurabilmek için kira bedelinin […]

Devamını Oku