HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE İTİRAZI İLE ZAMANAŞIMI DEF’İ HAKKINDA KARAR VERİLMESİ

Ön inceleme aşaması; ancak ön inceleme duruşması sona erdikten sonra, davalının hak düşürücü süre itirazı ve zamanaşımı def’inin olması halinde bunların incelenip karara bağlanmasıyla nihayete erer. Bir başka deyişle, sadece ön inceleme duruşmasının bitmesiyle ön inceleme aşaması tamamlanmış sayılmayacak dolayısıyla tahkikat aşamasına da geçilemeyecektir. Tabi ki bu açıklanan durum, davalının hak düşürücü süre itirazı ve […]

Devamını Oku

DAVA AÇILMASININ MADDİ HUKUK YÖNÜNDEN SONUÇLARI

Davacının davasını açmasıyla gerek maddi hukuk gerekse de usul hukuku bakımından bir takım sonuçlar doğacaktır. Bu sonuçların ortaya çıkması için dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilmesine gerek olmadığını da yeri gelmişken ifade edelim. Davanın açılmasıyla maddi hukuk açısından ortaya çıkan sonuçların ilki zamanaşımının kesilmesidir. Zira 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 154. madde 2. fıkrası “Aşağıdaki […]

Devamını Oku

ŞUF’A (ÖNALIM) BEDELİNİN DÜŞÜK GÖSTERİLMESİ – ÖNALIM HAKKININ KULLANILMASINDA MUVAZAA

Paylı mülkiyet ilişkilerinde paydaşlardan biri; kendi payını paydaş olmayan 3. kişilere devretmesi halinde diğer paydaşların önalım hakkı doğacaktır. Bu hak; mülkiyet ilişkisine yabancı kişilerin girmesini engellemeyi ve mülkiyet konusu eşyanın kullanımına kolaylık sağlamayı hedeflemektedir. Önalım hakkı kanundan doğan önalım hakkı olarak tanımlanabilir. Payını devreden paydaş, bu devri diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirmek zorundadır. Bildirimi alan […]

Devamını Oku

EVLİLİĞİN İPTALİ DAVASI NEDİR?

Evliliğin iptali yapılmış olan bir evliliğin mahkeme kararı ile iptal edilmesi ve geçersiz hale getirilmesidir. Evliliğin iptali her ne kadar Aile Hukuku’na giren terimlerden biri olsa da boşanma davasından tamamen farklıdır. Boşanma davası; hukuken geçerli bir evliliğin kanundaki şartların gerçekleşmesi veya tarafların ortak iradelerinin oluşması halinde evliliğin mahkeme kararıyla sona erdirilmesidir. Evliliğin iptali davasında ise […]

Devamını Oku

MÜTESELSİL BORÇLARDA ZAMANAŞIMI

Müteselsil borç 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (“TBK”) “A. Müteselsil borçluluk” başlıklı 162. maddenin “I.Doğuşu” kısmında “Birden çok borçludan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumlu olmayı kabul ettiğini bildirirse, müteselsil borçluluk doğar. Böyle bir bildirim yoksa, müteselsil borçluluk ancak kanunda öngörülen hâllerde doğar.” şeklinde tanımlanmış olup; buna göre mütselsil borçluluk, bir borç karşısında borçluların […]

Devamını Oku

MİRASIN PAYLAŞILMASI

Miras bırakanın ölmesi ile terekede yer alan intikale uygun aktif ve  pasifler, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (“TMK”) gereği otomatik olarak mirasçılara geçmekte olduğundan, mirasın hukuka uygun geçişi için, mirasçılar açısından bir onaylama, beyanda bulunma yahut sair işlem yapma gereği bulunmamaktadır (Bkz: İlgili yazımız…). Bu çalışmamızda, mirasın yasal ve atanmış mirasçılar arasında paylaşılmasından bahsedeceğiz. TMK […]

Devamını Oku

İTİRAZIN İPTALİ DAVASI

İtirazın iptali davası; borçlu aleyhine açılmış olunan icra takibinin borçlunun yaptığı itiraz nedeniyle  durması sonucunda alacaklının, itirazı hükümden düşürebilmek için seçebileceği hukuki yollardan birisidir. İtirazın iptali davası bir eda davası olup alacak davası niteliği taşımaktadır. İtirazın iptali davasında takip alacaklısı davacı, takip borçlusu ise davalı konumunda olacaktır. İtirazın iptali davası genel hükümlere yönelik bir eda […]

Devamını Oku