TEBLİGAT KANUNU MADDE 35 VE MADDE 21’E GÖRE TEBLİGAT – II

Bir önceki yazımızda Tebligat Kanunu’nun (“Kanun”) 35. maddesinde yer verilen prosedürün işletilmesi suretiyle tebligatın gerçekleştirilmesinden bahsetmiştik. İlgili yazımız için (Bkz…) Bu yazımızda ise Kanun’un 21. maddesinde düzenlenen prosedürden bahsedeceğiz. Gerçek kişilere yapılacak olan tebligatlar, kimi zaman kişinin adreste bulunmaması veya başka bir adrese taşınmış olması gibi sebeplerle gerçekleştirilememektedir. Kişinin bilinen adresine yapılan ilk tebligat, belirtilen […]

Devamını Oku

USULSÜZ TEBLİGAT (II)

Tebligatların, Tebligat Kanunu’na ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’e uygun olarak düzenlenip tebliğe çıkarılması gerektiğinden, Kanun ve/veya Yönetmeliğe uygun düzenlenmeyen ve/veya tebliğ edilmeyen tebligatın usulsüz tebligat olduğundan bir önceki yazımızda bahsetmiştik. (Bkz.İlgili yazımız…) Peki usulsüz bir tebligatın varlığını nasıl anlarız? Tebligat Kanunu’nun 10. maddesi: “Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Bilinen en […]

Devamını Oku

USULSÜZ TEBLİGAT

Tebligat, hukuki bir işlemin veya durumun ilgili kişiye bildirilmesi amacıyla yetkili kurum tarafından yapılan yazı veya ilan yoluyla belgeleme işlemidir. Hukukumuzda tebligata çok büyük önem verilmektedir, özellikle İcra ve İflas Hukuku’nda tebligata çok büyük sonuçlar bağlanmaktadır. Tebligatın teslim alınmasıyla birlikte tebligata konu olan hukuki duruma ilişkin süreler başlar. Tebligatın teslim edilmesinden (Bkz. İlgili Yazımız…) ve […]

Devamını Oku