TAŞINMAZLARA VE AYNİ HAKLARA İLİŞKİN İLAMLARIN İCRASI

Türk Hukuku; mahkeme ilamlarının icrası için kesinleşme şartını aramamıştır. Mahkemelerin karar verdiği andan itibaren taraflar bu kararın icrası için yasal yollara başvurabilecek ve kararın gereği yerine getirilmiş olacaktır. Fakat kanun koyucu bazı kararların icrası için kesinleşme şartının arandığı düzenlemeler de öngörmektedir. Bu düzenlemeler mahkeme kararlarının kesinleşme şartı olmadan icrasının istisnalarını oluşturmaktadır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (“HMK”) madde 367/2 “…Kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez.” hükmüyle kesinleşmeden icra edilemeyecek mahkeme kararlarını düzenlemiştir.

Tapu iptal ve tescil davası yargılaması sonucunda yerel mahkemenin vermiş olduğu karar; HMK madde 367/2’de düzenlenen taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlardan olacağı için bu kararların icrasında da kesinleşme şartı aranacaktır. İfade etmek gerekir ki, tapu kaydının iptali ve davacı adına tesciline ilişkin ilamların icra edilebilmesi için kesinleşme gerektiği gibi bu kararların eklentileri için de aynı şart aranacaktır. Yargıtay ve doktrin ilamların bir bütün olduğu anlayışı doğrultusunda, ilamda yer alan eklentilerin de icra edilmesi hususunda aynı düzenlemeye tabi olacağı anlayışında uyuşmaktadır.

Her ne kadar yasal düzenleme ve Yargıtay içtihatları ile tapu iptal ve tescil davalarında verilen ilamların eklentilerinin de icra edilmesi için kesinleşmesi gerektiği açıkça belirtilmişse de; bu ilamlara için icra takibi başlatılması halinde borçlu şikâyet yolu ile icra mahkemesine başvurarak icra takibinin iptalini isteyebilecektir. İlgili şikayet sebebinin kamu düzeninden kaynaklanmasından dolayı şikayet için herhangi bir hak düşürücü süre bulunmamaktadır.

Aşağıda Yargıtay tarafından bu konuda verilmiş güncel kararlara yer vermekteyiz:

“… HMK’nun 367/2. maddesi gereğince gayrimenkule ve buna ilişkin ayni haklara dair hükümler kesinleşmedikçe icra edilemez. İlam bir bütün olup, ilamda yer alan eklentiler de aynı kurala tâbidir. İlamda yer alan tüm alacak kalemlerinin ilamın kesinleştiği tarihte muaccel hale geleceği belirgin olmakla, ilam kesinleşmeden, eklentilerin ayrıca takibe konu edilmeleri de söz konusu olamayacaktır. Bu kalemlerin kesinleşmesi ve infazı, ancak bir bütün olarak ilamın kesinleşmiş olmasına bağlıdır. Dolayısıyla, ilamın esasına ilişkin hüküm kesinleşmeden, ilamın para alacağına ilişkin hüküm bölümü de infaz ve icra takibine konu edilemez…” Yargıtay Kararı – 12. HD. E. 2018/8182 K. 2019/10658 T. 19.6.2019

“… HMK’nun 367/2 maddesi gereğince; gayrimenkul ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe icra edilemez. Bu nedenle, aynı ilamda yazılı eklentilerin de infazının istenebilmesi için ilamın kesinleşmesi zorunludur…” Yargıtay Kararı – 12. HD. E. 2018/4085 K. 2018/10203 T. 18.10.2018

Hukuk Desteği

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir