KOOPERATİFLERİN KURUMLAR VERGİSİNDEN MUAFİYETİ

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu (“KVK”) 1. maddesi uyarınca kooperatif kazançları kurum kazancı olarak değerlendirilmiş ve kooperatifler kurumlar vergisi mükellefi kabul edilmiştir. Fakat KVK 4.maddesinin birinci fıkrasının (k) bendi “Tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç olmak üzere, … kooperatifler.” uyarınca kooperatiflere, kurumlar vergisinden muafiyet tanınmıştır.

Kurumlar vergisi muafiyeti kapsamı dışında bırakılan tüketim ve taşımacılık kooperatifleri hariç, kooperatifler;

1-Sermaye üzerinden kazanç dağıtılmamasına,

2-Yönetim Kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden pay verilmemesine,

3-Yedek akçelerinin ortaklara dağıtılmamasına,

4-Sadece ortaklarla iş görülmesine,

dair hükümleri, ana sözleşmelerinde bulundurmalı, bu kayıt ve şartlara fiilen de uymaları gerekmektedir.

Sermaye üzerinden kazanç dağıtılması ve yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmesi sermaye şirketlerine ait özellikler olup, kooperatiflerin elde ettikleri kazancı ortaklarına dağıtması ve yönetim kurulu başkanı ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmesi durumunda kooperatiflerin sermaye şirketlerinden farkı kalmayacaktır. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde; sermaye üzerinden kazanç dağıtılmamasına ve yönetim kurulu başkan ve üyelerine kazanç üzerinden hisse verilmemesine ilişkin hükümlerin bulunması ve fiilen de bu hükümlere uyulması gerekmektedir.

Kooperatiflerce ayrılan yedek akçelerin ortakların sermayeye iştirak oranlarına veya kooperatif ile yaptıkları muamele miktarlarına ya da başka bir esasa göre dağıtılmasına izin verilmemiştir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde ayrılan yedek akçelerin ortaklara dağıtılmamasına ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması gerekmektedir.

Kooperatifler ortaklarının belirli ekonomik çıkarlarının, özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarının sağlanıp korunmasını amaçladıkları için faaliyetin normal olarak sadece ortaklarla sınırlı olması gerekmektedir. Bu nedenle, bir kooperatifin kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabilmesi için ana sözleşmesinde sadece ortaklarla iş görülmesine ilişkin hüküm bulunması ve fiilen de bu hükme uyulması aranmaktadır.

Kurumlar vergisi muafiyeti; tüketim ve taşımacılık dışı kooperatiflere özgü bir istisna olup, yapı kooperatifleri için yukarıda sayılan şartlar dışında özgü şartlar da öngörülmüştür. (Lütfen Bkz…)

https://hukukdestegi.com/tr/2020/05/05/kooperatifler-ve-vergi-muafiyeti/
https://hukukdestegi.com/tr/2020/05/18/kooperatifler-ve-ortak-disi-islemler/
https://hukukdestegi.com/tr/2020/09/25/kooperatif-nasil-kurulur-ve-kimler-kurucu-ortak-olabilir/
https://hukukdestegi.com/tr/2022/08/22/kooperatif-anasozlesmesi-nasil-hazirlanir/
https://hukukdestegi.com/tr/2022/10/12/4686-sayili-milletlerarasi-tahkim-kanunu-kapsaminda-verilen-hakem-kararlarinin-iptali-iv/

Hukuk Desteği

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir