Uygulamada, kira sözleşmeleriyle kiracıya, konutu tahliye ederken boya ve badana yaptırma yükümlülüğü getirildiğine sıklıkla rastlamaktayız. Söz konusu yükümlülüğe, genellikle “kiracı evi boya ve badanalı olarak teslim almıştır, evi boşaltırken boyalı ve badanalı olarak teslim edecektir” şeklinde maddelerle kira sözleşmelerinde yer verilse de 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (“Kanun”) ve yerleşik içtihatlar uyarınca, söz konusu sözleşme maddelerinin geçersiz olduğunu ifade edebiliriz.
Kanun’un madde 334; “Kiracı kiralananı ne durumda teslim almışsa, kira sözleşmesinin bitiminde o durumda geri vermekle yükümlüdür. Ancak, kiracı sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla kiralananda meydana gelen eskimelerden ve bozulmalardan sorumlu değildir. Kiracının, sözleşmenin sona ermesi hâlinde, sözleşmeye aykırı kullanmadan doğacak zararları giderme dışında, başkaca bir tazminat ödeyeceğini önceden taahhüt etmesine ilişkin anlaşmalar geçersizdir” hükmü uyarınca, hor kullanmaya bağlı olarak meydana çıkan zararlar hariç olmak üzere, konutun olağan ve sözleşmeye uygun kullanımı sırasında meydana gelen eskime ve yıpranmalardan dolayı kiracının sorumlu olmayacağı açıktır. Konuya ilişkin olarak, aşağıda birkaç Yargıtay kararını da paylaşmaktayız.
Y. 3. HD. 2019/5471 E., 2019/10231 K.; “…Mahkemece, olağan kullanıma dayalı boya badana imalatına ilişkin davacı talebi yönünden de davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davaya dayanak kira sözleşmesinde kiralananın tahliye sırasında boya ve badanasının yenileneceğine dair bir düzenleme bulunmadığına göre boya badana masrafının olağan kullanımdan kaynaklandığı, hor kullanma sonucu oluşmadığı gözetilerek, boya ve badana masrafına yönelik talebin reddi gerekirken, yazılı şekilde olağan kullanıma dayalı zarar miktarı da eklenmek suretiyle hesaplanan bilirkişi raporuna itibar edilerek alacağa hükmedilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir…”
Y. 6. HD. 2013/10083 E., 2013/12910 K.; “…Ancak kiracı sözleşme sınırları içinde kiralanandan yararlanması sonucu meydana gelen yıpranma ve bozulmalardan sorumlu değildir. O nedenledir ki kiralanandaki hasar ve bozukluğun kötü (hor) kullanımdan kaynaklanıp kaynaklanmadığının tespiti gerekir…”
Y. 6. HD. 2013/9132 E., 2014/2227 K.; “…Buna göre tavandaki kirlenmeden dolayı ve boya badanada meydana gelen hasarlar normal kullanım, kırılan cam bedeli de hor kullanım olarak belirlenmiştir. Bu durumda, normal kullanımdan kaynaklanan hasarlardan dolayı Borçlar Kanunu’nun 266/2 nci maddesi uyarınca ve tersini öngören bir sözleşme hükmünün de bulunmaması karşısında, kiracının tazminat sorumluluğu bulunmadığından yazılı şekilde hem normal hem de hor kullanımdan kaynaklanan hasarlara hükmedilmesi doğru değildir…”
Hukuk Desteği