Şirketin tasfiyesi, herhangi bir nedenle faaliyetine son verilmesi ve şirketin tüm hesaplarının kapatılması anlamına gelmektedir. (Bakınız şirketin tasfiyesi hakkındaki yazımız) Limited şirketler Kanun ve şirket ana sözleşmesinde yazılı hallerin meydana gelmesi veya ortaklar kurulu kararı ile sona ermektedir. Tasfiye süreci şirket kaydının ticaret sicilinden sildirilmesine kadar devam eder ve şirketin ticaret sicilinden kaydının silinmesiyle birlikte şirketin tüzel kişiliği de son bulur.
Şirketin tasfiye sürecini tasfiye memuru yürütür. Tasfiye süresince şirket ve şirketin yetkili organları hukuk düzenindeki yerini korur ancak, faaliyetleri tasfiyenin amacına uygun olarak sınırlandırılmıştır. Tasfiye halindeki şirketin tasfiye işlemleri bittiğinde ticaret sicilinden terkin edilir. Ticaret sicilinden terkin edildikten sonra şirkete ait hak veya borçların ortaya çıkması halinde şirket merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemelerinden şirketin canlandırılması, bir başka ifadeyle şirketin ihyası bir davayla talep edilebilir.
Şirketin ihyası davasında, ihya gerekçeleri delilleri ile birlikte sunulmalıdır. Bu davayı, şirketin tasfiye memuru, son yönetim kurulu üyeleri, şirket ortakları veya şirket alacaklıları açabilir. Davalılar ise şirketle birlikte şirketin üyesi olduğu Ticaret Sicil Müdürlüğüdür. Açılan bu davanın haklı görülmesi durumunda şirketin ihyasına karar verilir ve şirket yeniden ticaret siciline tescil edilerek tüzel kişilik yeniden kazanılır. Ancak ihyadan sonra şirket yalnızca ihya sebebiyle ilgili işlemleri yapabilme ehliyetine sahiptir. Bu ihtilafın sonuçlanmasıyla birlikte şirket yeniden ticaret sicilinden silinir. Aşağıda limited ve kollektif şirketin ihyasına ilişkin Yargıtay kararlarından alıntı yapmak isteriz.
“Dava, limited şirketin ihyasına ilişkindir. İhyası istenen ve dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen limited şirketin tasfiye edilip ticaret sicilinden de terkin edilmiş olmasına rağmen davalı olarak kabul edilerek, bu davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.” (Yargıtay 11. HD. 2011/548E., 2011/936 K., 31.1.2011)
“Dava, kollektif şirketin ihyası talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabülü ile şirketin ihyasına karar verilmiştir. Ancak, ihya davaları Ticaret Sicil Memurluğu ile tasfiye memurları aleyhine açılarak görülmesi gerekir. Bu nedenle Y… İnşaat Kollektif Şirketi Tüzel Kişiliği adına dosya içersinde bulunan ticaret sicili kayıtlarına göre tasfiye memuru olmayan Z.T. aleyhine açılan davanın görülerek sonuçlandırılması yerinde değildir. Ayrıca ihya davalarının yargılaması HMK’nun 316. maddesinde sayılan işlerden olmaması ve TTK.’nda bu konuda basit yargılamaya tabi olduğuna ilişkin hüküm bulunmaması karşısında yazılı yargılama usulüne tabi olmasına rağmen basit yargılama usulü ile yargılama yapılarak sonuca varılması doğru görülmemiş, davalı Z. T. vekilinin temyiz itirazlarının kabülü ile hükmün bozulması gerekmiştir.” (Yargıtay 11. HD. 2013/426 E., 2013/2561 K., 14.2.2013 T.)
Hukuk Desteği
resen terk edilmiş bi şirketim var. şirketimin üzerinde hiçbir borç yada alacak yoktur. sadece bir adet araba var bunu açıp arabayı satmak için nasıl bir dilekçe yazmalıyım. yardımcı olursanız teşekkür ederim
yazınızı internetten yeni gördüm benimde aynı sorunum var siz çözüm buldunuzmu paylaşırsanız memnun olurum [email protected]
Merhabalar.2005 yılında bir aracım çalındı.Karakoldan çalındı tutanağı tutturdum.Araç hâlâ bulunamadı.2008 yılında şirketi devrettim.2010 yılında şirketi reisen vergi dairesi kapatmış.Şirket kapalı ,araç vergi dairesinde aktif gözüküyor.Aracı maliyeden düşürmem için ne yapmam gerekir?
Merhabalar kolay gelsin benim ticaret limited şirketin var ve ihya davası açmamız gerekiyor şirket adına kayıtlı olan bir aracımız var onun satışını yapabilmemiz için Konu hakkında yardımlarınızı rica ediyorum anlaşabilirsek bir avukat arkadaşımla bu konuyla ilgilenmesini istiyorum Erkan Özdemir kolay gelsin 05324328785
Merhaba,
Benim de resen terk yapılmış ve müdür olarak gözüktüğüm bir şirketim var.Şirket üzerine bir araç vardı.Bu araç 1966 model bir araçtı ve hurda olduğu için ortada yok.Zamanında ihmal edilip trafikten düşürülmemiş.Vergi dairesi aracı hurdaya ayırmak istedi fakat noter, şirket kapatıldığı için işlem yapamıyor.İhya davası aç, hurdaya ayıralım dediler.İhya davasıyla ilgili Ticari sicille konuşmaya gittiğimde sürenin geçtiğini ve ihya davası açamıyacağımı kapanıştan 5 yıl sonraya kadar ihya davası açılabildiğini daha sonrasında ise 10 yıl sonra da tüm varlıkların hazineye devir olacağını söylediler.Biz böyle biliyoruz yine bir avukata danışın dediler.Vergi dairesi kapanış tarihi 2005, Ticari sicil kapanış tarihi aralık 2013.
5 yıl dolmuş yani.Bu verdikleri bilgiler doğru bu aracı hurdaya ayırmak için başka bir yöntem var mı?
Bu arada biz 2 ortak idik hisseler %50-%50 idi, ortaklardan biri vefat etti,varisler de reddi miras yaptı.
Bu durumda ben bu aracın 10 senedir vergi borcunu boşuna ödediğim gibi 4 sene daha mı ödeyeceğim yoksa başak bir çare varmı?
Cevaplarsanız memnun olurum..