Daha önceki bir yazımızda (Bkz. İlgili yazımız…) taşınmaz mallara tecavüz veya müdahale edilmesi halinde, taşınmaz mal merkez ilçe sınırları içinde ise, il valisi veya görevlendireceği vali yardımcısı, diğer ilçelerde ise kaymakamlar tarafından bu tecavüz veya müdahalenin önlenmesine karar verilmesi ve taşınmaz mal yerinde zilyedine teslim edilmesiyle ilgili 6531 sayılı Taşınmaz Mal Zilyedliğine Yapılan Tecavüzlerin Önlenmesi Hakkında Kanun’daki düzenlemeyi açıklamıştık. Bu özel prosedürden başka genel hukuk kurallarıyla, taşınmazına tecavüz edilen kişiler tarafından Sulh Hukuk Mahkemelerinde dava açma hakkı zaten vardır, fakat uygulamada mahkemeye başvurunun uzun sürmesi nedeniyle, 6531 sayılı Kanun’un işletilmeye çalışılmasının tercih edildiği görülmektedir. Bu yazımızda ise bu özel düzenlemenin usulünü incelemeye çalışacağız.
Taşınmaz mala yapılan tecavüz veya müdahalenin önlenmesi için, yetkili makamlara başvurmaya, o taşınmaz malın zilyedi, zilyed birden fazla ise içlerinden birisi yetkilidir. Bu başvuruya yetkili olan kişilerin, tecavüz veya müdahalenin yapıldığını öğrendikleri tarihten altmış gün içinde, idari makama başvuruda bulunmaları gerekmektedir. Ancak, üst sınır olarak tecavüz veya müdahalenin oluşundan itibaren bir yıl geçtikten sonra bu makamlara başvuruda bulunulamamaktadır. Dolayısıyla başvuru hakkı kaybedilmektedir.
Başvuru üzerine, karar vermeye yetkili kişiler veya bunların görevlendireceği bir veya birkaç memur tarafından yerinde soruşturma yapılır. Soruşturma memuru, mahalde keşif yapar, tarafların tanıklarını dinledikten sonra gerekli gördüğü takdirde tarafsız kişileri de dinleyebilir; fakat en nihayetinde soruşturma en geç 15 gün içinde tamamlanarak karara bağlanmak zorundadır.
Burada verilen kararlarlar idari yargı yolu açık olmak üzere kesindir. Karar gereğinin, kararın infaz memuruna geldiği tarihten itibaren en geç 5 gün içinde yerine getirilmesi zorunludur.
Yukarıdaki açıklamalarımız doğrultusunda 15 günlük süre içinde karar verilmezse veya verilen karar 5 günlük süre içinde infaz edilmezse durum, sebepleri ile birlikte bir üst makama bildirilmelidir.
Hukuk Desteği