YERLİ MALI KATKI ORANI NASIL HESAPLANIR?

Daha önceki bir yazımızda yerli malı belgesi alma şartlarını ve bu belgenin sağladığı avantajları açıklamıştık (Bkz. ilgili yazımız…). Yerli malı belgesi almanın şartlarından biri de üretilen ürünlerin maliyetinin %51 olması gerektiğiydi. Bu %51’lik oranın ne olduğunu ve ne şekilde hesaplanacağını ise bu yazımızda anlatmaya çalışacağız. Yerli malının katkı oranının %51 olması demek, dışardan bir altyapı […]

Devamını Oku

İŞYERİ KİRA SÖZLEŞMELERİNİN FESHİ

Belirli süreli kira sözleşmelerinde kiracı, belirli sürenin bitiminden en az on beş gün önce fesih bildiriminde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl daha uzamış sayılmaktadır. Türk Borçlar Kanunu (TBK) madde 347: “Konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı, belirli süreli sözleşmelerin süresinin bitiminden en az onbeş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için […]

Devamını Oku

ÇEKTE KAREKOD DÖNEMİ

Öncelikle karekodun ne olduğunu kısaca açıklayalım. Karekod; data matriks isimli kare, dikdörtgen gibi şekillerde basılması mümkün 2 boyutlu barkoda ülkemizde verilen isimdir. Aslında çok özetle, data matriksin türkçe karşılığı da denebilir. İlk kullanım yeri her ne kadar ilaç sanayi olsa da zamanla kullanım alanı genişleyen karekod, son etapta çek mevzuatında da gereken yerini almıştır. Aşağıda […]

Devamını Oku

KAMULAŞTIRMA İLE KAMULAŞTIRMASIZ EL KOYMA ARASINDAKİ FARKLAR

Kamulaştırma; Anayasa’nın 46. maddesinde ve ayrıca 2942 sayılı özel yasayla (Kamulaştırma Kanunu) düzenlenmiştir. Aslında kamulaştırma ve kamulaştırmasız el koyma genel görüş olarak amaçları bakımından birbirinden farksızdır. Kamu yararı çerçevesinde kamu hizmetlerinin devamı ve sürekliliği sağlanırken ihtiyaç olunduğunda mülkiyet hakkına yasal zeminde müdahale bu iki müessesenin de ortak amaçlarıdır. Öğretide bazı müellifler, kamulaştırmada bir amacın olduğu […]

Devamını Oku

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE GÖRE KAMULAŞTIRMASIZ EL ATMA

Ülkemizin 18.5.1954 tarihinde onaylayarak taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (“AİHS”) mülkiyet hakkını esasen üç ilke üzerine oturtmuştur. Bunlar kısaca: genel olarak mülkiyet hakkına saygı, kamu yararı nedeniyle hukuka uygun şekilde mülkiyet hakkından yoksunluğun meşruluğu, kamu yararına uygun şekilde mülkiyet hakkının kullanım düzenlenmesinin meşru bir müdahele sayılması. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (“AİHM”) önüne gelen dosyalarda […]

Devamını Oku

EŞİMİN BORCUNDAN SORUMLU MUYUM ?

4271 Sayılı Türk Medeni Kanunu’na (“TMK”) göre eşler, evlenmeden önce veya sonra, belli şekillere uyulmak suretiyle aralarında bir seçimlik mal rejimi sözleşmesi yapmamışlarsa, aralarında yasa gereği edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır. Bu rejime göre eşler, evlilik süresince alınan tüm mallara ortaktır. Eşlerin evlilik süresince almış oldukları mallar, edinilmiş mal olarak adlandırılır. TMK madde 219’da edinilmiş […]

Devamını Oku

TAŞINMAZIN BAŞKASI TARAFINDAN İŞGALİNİN TEKRARLANMASI

Daha önceki bir yazımızda fuzuli işgal nedeniyle tahliyeyi genel değerlendirmiş, taşınmaza tecavüzün önlenmesi için idari birime başvurulabileceğini açıklamış, (Bkz. İlgili yazımız…) bir başka yazımızda ise bu hususun usulen nasıl ilerlediğini anlatmaya çalışmış ve soruşturma aşamasından bahsetmiştik (Bkz. İlgili yazımız…). Bu yazımızda ise fuzuli şagilin tecavüzü tekrarlaması durumunda hangi hükümlerin devreye gireceğini inceleyeceğiz. Taşınmaz Mal Zilyedliğine […]

Devamını Oku