VAKIF TÜRLERİ

Türk Medeni Kanunu (“TMK”) m.101, “Vakıflar, gerçek veya tüzel kişilerin yeterli mal ve hakları belirli ve sürekli bir amaca özgülemeleriyle oluşan tüzel kişiliğe sahip mal topluluklarıdır.” şeklinde vakfın tanımını yapmıştır. TMK, uygulamada fayda unsurunun ön plana çıkması için, dernekler gibi vakfı da çeşitli türlere ayırmaktadır. Bu ayrım: olağan vakıflar, kamuya yararlı vakıflar, çalıştırılanlara ve işçilere […]

Devamını Oku

ANAPARA VE ÜST SINIR İPOTEĞİ

İpotek,mevcut olan veya ileride doğması muhtemel olan bir alacağı güvence altına alan bir taşınmaz rehnidir. Bir alacağı güvence altına alarak, ilgili alacağın ödenmemesi durumunda sahibine, rehin konusu taşınmazı cebri icra yoluyla sattırarak bedelinden alacağını tahsis etme hakkı verir. Yazımızda anapara ve üst sınır ipoteğini öz olarak anlatıp bunların rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip açısından farklarına […]

Devamını Oku

KİRACININ KONUTU TAHLİYE EDERKEN BOYA VE BADANA YAPTIRMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ VAR MIDIR?

Uygulamada, kira sözleşmeleriyle kiracıya, konutu tahliye ederken boya ve badana yaptırma yükümlülüğü getirildiğine sıklıkla rastlamaktayız. Söz konusu yükümlülüğe, genellikle “kiracı evi boya ve badanalı olarak teslim almıştır, evi boşaltırken boyalı ve badanalı olarak teslim edecektir” şeklinde maddelerle kira sözleşmelerinde yer verilse de 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (“Kanun”) ve yerleşik içtihatlar uyarınca, söz konusu sözleşme […]

Devamını Oku

EVLİLİK BİRLİĞİ İÇERİSİNDE AYRILIK KARARI

Boşanmanın genel ya da özel sebeplerinden birinin gerçekleştiği durumlarda, tarafların mutlaka boşanma davası açması gerekmemektedir. Çiftlerden biri dilerse, ortak hayatın tatili için yerleşim yeri Aile Mahkemesi’ne başvuruda bulunabilir. Belirtmek gerekir ki; mahkemeden sadece ayrılık talebinde bulunulduğu durumlarda hakim, kesinlikle boşanma kararı veremez. Zaten bilindiği üzere, hukuk mahkemelerinde esas olan talep ve beyandır. Türk Medeni Kanunu […]

Devamını Oku

ALIKOYMA

Türk Ceza Kanunu (“TCK”) kapsamında alıkoyma suçu, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma şeklinde ele alınmaktadır. Alıkoyma suçunda esas olan, kişinin bir yere gitmesinin ya da bir yerde kalmasının engellenmesidir. Başka bir değişle; bu iki unsurdan biri eylemci tarafından gerçekleştirildiği takdirde, alıkoyma suçunun vuku bulduğu kabul edilmektedir. Suçun unsurlarından bahsettikten sonra önemle belirtmek gerekir ki; alıkonulan kişinin […]

Devamını Oku

ASIL İŞVEREN ALT İŞVEREN İLİŞKİSİNDE ASIL İŞİN BİR BÖLÜMÜNÜN DEVREDİLMESİ – I

Av. Yasemin ÇORAK & Av. Sevcen CAN Asıl işveren-alt işveren ilişkisi, İş Kanunu’nun 2. maddesinin 6. fıkrasında yer verilen tanım uyarınca, bir işverenin işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde bir başkasına iş vermesi suretiyle kurulabilmektedir. Bir başka […]

Devamını Oku

KONKORDATO KARARI ALINDIKTAN SONRAKİ SÜREÇ NASIL İLERLER?

Konkordatoda kesin mühlet verilmesinden sonra eğer bu süre içerisinde borçlunun mali durumunda iyileşme olursa kesin mühlet kaldırılır. Bu husus İcra ve İflas Kanunu’nun (“İİK”) 291. Maddesinde “Konkordato talebi ile amaçlanan iyileşmenin, kesin mühletin sona ermesinden önce gerçekleştiğinin komiserin yazılı raporuyla mahkemeye bildirilmesi üzerine mahkemece resen, kesin mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine karar verilir. Bu karar, […]

Devamını Oku