Bir önceki yazımızda koruma tedbirlerinden adli kontrol tedbirine giriş yapmış ve adli kontrole karar verecek merciler ve adli kontrole ilişkin süreler üzerinde durmuştuk (Lütfen Bkz). Bu yazımızdaysa adli kontrol kararının getirdiği yükümlülükler üzerinde duracağız. CMK 109/3 fıkrasında, adli kontrol kararının getirdiği yükümlülükler sıralanmıştır. Bu yükümlülükler; şeklindedir. CMK 109/6 fıkrasında; “Adlî kontrol altında geçen süre, şahsî […]
Kategori: Ceza Usul Hukuku
ADLİ KONTROL- I-
Bir önceki yazımızda koruma tedbirlerinden tutuklama üzerinde durmuştuk (Lütfen Bkz). Bu yazımızda ise koruma tedbirlerinin bir diğer türü olan adli kontrol tedbiri üzerinde duracağız. Adli kontrol tedbiri, Ceza Muhakemesi Kanunu (“CMK”) 109 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. CMK 109/1 fıkrasında adli kontrol; “Bir suç sebebiyle yürütülen soruşturmada, 100 üncü maddede belirtilen tutuklama sebeplerinin varlığı halinde, şüphelinin tutuklanması […]
BİLİRKİŞİ RAPORU BAĞLAYICI BİR DELİL MİDİR?
Yargılama sırasında mahkemeye ibraz edilen deliller, esas olarak takdiri ve kesin delil şeklinde iki başlık altına kategorize edilmektedir. Hakim için bağlayıcılık teşkil eden, yargılamaya konu olan vakıayı kesin olarak ispat ettiği kabul edilen ve aksinin iddia edilmesi mümkün olmayan deliller, kesin delil olarak adlandırılırken; hakim için bağlayıcılık teşkil etmeyen, üzerinde hakimin takdir yetkisini kullanabileceği deliller, […]
HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI (“HAGB”) KURUMU, ANAYASA MAHKEMESİ KARARIYLA İPTAL EDİLDİ
Sanık hakkında hükmedilen cezanın; iki yıl veya daha az süreli hapis cezası veya adli para cezası olması halinde -belirli şartların sağlanması koşuluyla- hükmün açıklanmasının beş yıl geriye bırakılmasına ilişkin kurum, hükmün açıklanmasının geri bırakılması (“hagb”) olarak adlandırılmaktadır. (Hagb hakkında detaylı bilgiye daha önceki yazılarımızda yer vermiştik. Lütfen Bkz.) Ceza Muhakemesi Kanunu (“CMK”) kapsamında detaylı olarak […]
KORUMA TEDBİRLERİ NEDENİYLE TAZMİNAT
Ceza Genel Kurulu 17.11.2020 tarihli 2019/228 E. ve 2020/467 sayılı kararında ceza muhakemesinin amacının “her somut olayda kanuna ve usulüne uygun olarak toplanan delillerle maddi gerçeğe ulaşıp adaleti sağlamak, suç işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasının önüne geçebilmek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek” olduğunu karara bağlamıştır. Hukukumuzda soruşturma veya kovuşturma evresinde suçu işlediği sabit olmayan […]
TUTUKLAMAYA İTİRAZ
Suç işlediğine dair bünyesinde kuvvetli şüphe barındıran kişinin; delilleri karartması ve kaçmasını engellemek için sanık veya şüphelin cezaevinde tutulması şeklinde gerçekleştirilen güvenlik tedbiri, tutuklama olarak isimlendirilmektedir. Tutuklama hakkında detaylı bilgiye önceki yazımızda yer vermemiz nedeniyle, burada hatırlatma amacıyla sadece tanım bilgisini vermekle yetinmekteyiz. (Tutuklama hakkında detaylı bilgi için lütfen bakınız.) Tutuklama, Sulh Ceza Mahkemesi tarafından […]
MASUMİYET KARİNESİ
Masumiyet Karinesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/2. maddesinde “Bir suç ile itham edilen herkes, suçluluğu yasal olarak sabit oluncaya kadar masum sayılır” şeklinde tanımlanmıştır. Ayrıca T.C Anayasası’nın 38/4. maddesi de “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” hükmünü amir olup görüldüğü üzere bu madde de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ilgili maddesini desteklemektedir. Belirttiğimiz maddelere […]