KİRACININ TAHLİYE TAAHHÜDÜ

Bir önceki yazımızda (Bkz.) yeniden inşa nedeniyle fesih hakkına yer vermiştik. Bugünkü yazımıza kiracının tahliye taahhüdünde bulunması konusuyla devam etmekteyiz. Tahliye taahhüdüyle kiracı, esasen belirli bir sürede kiralananı boşaltmayı üstlenerek kiralananı teslim borcu altına girmektedir. Bu borcun ifa edilmemesi halinde ise kanun koyucu kiraya verene sözleşmeyi feshetme hakkı tanımaktadır. Türk Borçlar Kanunu (“TBK”) m.352/1 “Kiracı, […]

Devamını Oku

KİŞİLER ARASINDAKİ KONUŞMALARIN DİNLENMESİ VE KAYDA ALINMASI SUÇU

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu Türk Ceza Kanunu’nun (“TCK”) Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar kısmında 133. maddede düzenlenmiştir. TCK madde 133 “(1)Kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları, taraflardan herhangi birinin rızası olmaksızın bir aletle dinleyen veya bunları bir ses alma cihazı ile kaydeden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis […]

Devamını Oku

YEMİN

Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (“HMK”) 225. maddesi ve devamında yemin delili düzenlenmiştir. Yemin delili kesin deliller arasında yer almaktadır. HMK madde 225 “Yeminin konusu, davanın çözümü bakımından önem taşıyan, çekişmeli olan ve kişinin kendisinden kaynaklanan vakıalardır. Bir kimsenin bir hususu bilmesi onun kendisinden kaynaklanan vakıa sayılır.” hükmünü amir olup madde metnine göre yemin delilin konusunu çekişmeli […]

Devamını Oku

TİCARİ DEFTERLER IV

Ticari Defterlerin Zayi Olması Seri yazımızın ilk yazısında ticari defterlerin Türk Ticaret Kanunu (“TTK”) uyarınca tutulması ve saklanması gereken defterler olduğu hakkında detaylı bilgi vermiştik. (Lütfen bkz…) Tacirlerin defter tutma ve defterleri saklama yükümlülüğü TTK’nın 64. maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında “(1) Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve […]

Devamını Oku

MÜHÜR FEKKİ (BOZMA) SUÇU

Mühür fekki suçu Türk Ceza Kanunu’nun (“TCK”) Kamu Güvenine Karşı Suçlar kısmında madde 203’te “(1) Kanun veya yetkili makamların emri uyarınca bir şeyin saklanmasını veya varlığının aynen korunmasını sağlamak için konulan mührü kaldıran veya konuluş amacına aykırı hareket eden kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.” şeklinde düzenlenmiştir. Madde […]

Devamını Oku

KİŞİLİĞİN İHLALİ VE HUKUKİ SONUÇLARI – II

Bir önceki yazımızda kişiliğin ihlalinden ve buna bağlı olarak başvurulabilecek yolların kanuni dayanağından söz etmiştik. Bugünkü yazımıza kişiliğin ihlali kaynaklı tazminat davaları ile devam etmekteyiz. Kişilik değerlerine haksız bir saldırı yapılması halinde ortaya çıkan maddi zararın giderilmesi amacıyla açılan dava maddi tazminat davasıdır. Kusursuz sorumluluğu gerektiren bir hal mevzu bahis değilse bu noktada Türk Borçlar […]

Devamını Oku

KİRALANANIN YENİDEN İNŞASI NEDENİYLE FESİH HAKKI

Bir önceki yazımızda (Bkz.) yeni malikin ihtiyacı sebebiyle fesih hakkından söz etmiştik. Bugünkü yazımıza ise kiralananın yeniden inşası nedeniyle fesih hakkıyla devam etmekteyiz. Türk Borçlar Kanunu (“TBK”) m.350/2’de “Kiraya veren, kira sözleşmesini;…2. Kiralananın yeniden inşası veya imarı amacıyla esaslı onarımı, genişletilmesi ya da değiştirilmesi gerekli ve bu işler sırasında kiralananın kullanımı imkânsız ise, belirli süreli […]

Devamını Oku