ADLİ KONTROL –II-

Bir önceki yazımızda koruma tedbirlerinden adli kontrol tedbirine giriş yapmış ve adli kontrole karar verecek merciler ve adli kontrole ilişkin süreler üzerinde durmuştuk (Lütfen Bkz). Bu yazımızdaysa adli kontrol kararının getirdiği yükümlülükler üzerinde duracağız. CMK 109/3 fıkrasında, adli kontrol kararının getirdiği yükümlülükler sıralanmıştır. Bu yükümlülükler; şeklindedir. CMK 109/6 fıkrasında; “Adlî kontrol altında geçen süre, şahsî […]

Devamını Oku

KORUMA TEDBİRLERİ NEDENİYLE TAZMİNAT

Ceza Genel Kurulu 17.11.2020 tarihli 2019/228 E. ve 2020/467 sayılı kararında ceza muhakemesinin amacının “her somut olayda kanuna ve usulüne uygun olarak toplanan delillerle maddi gerçeğe ulaşıp adaleti sağlamak, suç işlediği sabit olan faili cezalandırmak, kamu düzeninin bozulmasının önüne geçebilmek ve bozulan kamu düzenini yeniden tesis etmek” olduğunu karara bağlamıştır. Hukukumuzda soruşturma veya kovuşturma evresinde suçu işlediği sabit olmayan […]

Devamını Oku

MASUMİYET KARİNESİ

Masumiyet Karinesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/2. maddesinde “Bir suç ile itham edilen herkes, suçluluğu yasal olarak sabit oluncaya kadar masum sayılır” şeklinde tanımlanmıştır. Ayrıca T.C Anayasası’nın 38/4. maddesi de “Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.” hükmünü amir olup görüldüğü üzere bu madde de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ilgili maddesini desteklemektedir. Belirttiğimiz maddelere […]

Devamını Oku

DELİLLERİN HAKİMİN HUZURUNDA TARTIŞILMASI

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (“CMK”) 217. Maddesi “(1) Hâkim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir. Bu deliller hâkimin vicdanî kanaatiyle serbestçe takdir edilir. (2) Yüklenen suç, hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir.” hükmünü amirdir. Madde metninde de belirtildiği üzere hakim karar verirken, bu kararını duruşmaya getirilmiş ve huzurunda […]

Devamını Oku

BİLİRKİŞİNİN KENDİSİNE VERİLEN GÖREV DIŞINA ÇIKAMAMASI

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (“HMK”) 266. maddesi “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.” hükmünü amirdir. Madde metninde “özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde” şeklinde […]

Devamını Oku

KRİPTO VARLIKLAR VE CEZA HUKUKU İLİŞKİSİ

Önceki yazılarımızda kripto paralardan (Bkz.) ve yine kripto paranın bir çeşidi olan NFT’den (Bkz.) bahsetmiştik. Kripto, şüphesiz teknolojik gelişmenin sonucu ortaya çıkmıştır. Aynı hızlı gelişme kendiyle birlikte ortaya koyduğu avantajların suç işlemek için kullanılmasını beraberinde getirmiştir. Bugünkü yazımızın konusunu ise, teknolojinin sağladığı avantajların kötüye kullanılması suretiyle çeşitli suçların işlenmesi ve böylece gündeme gelen ceza hukuku […]

Devamını Oku

ÇOCUK DÜŞÜRTME SUÇU

Türk Ceza Kanunu’nda (“TCK”) çocuk düşürtme suçu, çocuk düşürme suçu ve kısırlaştırma suçları birbirinden farklı suçlar olup, kanun koyucu her suç bakımından ayrı cezalar tayin etmiştir. Çocuk düşürtme suçu TCK  madde 99’da düzenlenmiştir. Bu suç  bakımından, kanun koyucu, suçu oluşturan fiilde gebe kadının rızasının bulunup bulunmaması durumuna göre bir ayrım yapmıştır. Bu ayrım şu şekildedir; […]

Devamını Oku