Bir önceki yazımızda kişilik hakkını açıklamış ve kişilik haklarını koruyan düzenlemelerden kısaca bahsetmiştik (Lütfen Bkz…). Bu yazımızda ise kişilik hakkının ihlali halinde yasa tarafından sağlanan hukuki koruma yollarından söz edeceğiz. Kişilik hakkının ihlali halinde hukuki koruma yolları, Türk Medeni Kanunu’nun (“TMK”) madde 25; “Davacı, hâkimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiş […]
Etiket: türk medeni hukuku
NAFAKA ARTIRIMI
Türk Medeni Kanunu’nda (“TMK”) düzenlenen 4 çeşit nafakadan (tedbir nafakası, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve yardım nafakası) bu yazımızda yoksulluk nafakası üzerinde duracağız. Yoksulluk nafakası TMK’nın 175.maddesinde “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Nafaka, sermaye veya irat şeklinde […]
AKIL HASTALIĞI VEYA AKIL ZAYIFLIĞI SEBEBİNE DAYALI VESAYETİN SONA ERMESİ HALİNDE VASİNİN YAPMASI GEREKENLER NELERDİR?
Akıl hastalığı ya da akıl zayıflığı sebebine bağlı olarak verilen vesayet kararı, ancak yetkili Sulh Hukuk Mahkemesinin bir başka deyişle vesayet makamının kararıyla sona erer. Vesayeti gerekli kılan nedenin ortadan kalkması durumunda, ilgili Sulh Hukuk Mahkemesi vesayetin sona ermesine karar verecektir. Vesayetin sona ermesi talebini, kısıtlı ve ilgililerden her biri ileri sürebilecektir. Herhangi bir sebeple […]
VAKFIN SONA ERMESİ
Vakfın sona ermesi, çeşitli sebep ve yollarla gerçekleşebilmektedir. Bu yollar: vakfın kendiliğinden sona ermesi, vakfın mahkeme kararıyla feshedilmesi, vakfın, vakıf kuranın alacaklılarının ve saklı pay sahibi mirasçıların itirazı üzerine dağılması şeklinde sınıflandırabilir. Türk Medeni Kanunu (“TMK”) m.116, “Amacın gerçekleşmesi olanaksız hâle geldiği ve değiştirilmesine de olanak bulunmadığı takdirde, vakıf kendiliğinden sona erer ve mahkeme kararıyla […]
İSPAT YÜKÜ VE HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRILIK KRİTERİ – III
Av. Sevcen CAN & Av. Yasemin ÇORAK Bir önceki yazımızda hayatın olağan akışına aykırılık kriterinin ispat yüküne etkisini açıklamıştık (Lütfen bkz…) Bu yazımızda konuya ilişkin Yargıtay kararlarından örnekler paylaşacağız. Yargıtay’ın ispat yükünün belirlenmesinde hayatın olağan akışı kriterini uygulamasına aşağıdaki örnekler gösterilebilir: Yargıtay inanç ilişkisi ve kötüniyet iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkin bir […]
KİŞİLİĞİN İHLALİ VE HUKUKİ SONUÇLARI – I
Kişi, hak sahibi olabilen ve borç altına girebilen varlık olarak tanımlanabilir. Türk Medeni Kanunu’nda (“TMK”) kişilik kavramı tanımlanmamış olup öğretide çeşitli görüşler mevcuttur. Bazı müelliflerce kişilik, kişi kavramını da içerisinde barındıran daha geniş bir kavram olarak tanımlanırken; diğerleri, insanın insan olmaktan kaynaklı ve onu diğerlerinden ayıran, hukuken korunan değerler bütünü olarak tanımlamaktadır. Kişilik kavramı korunan […]