Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı bir davranış neticesinde bir zarar meydana getiren iradedir. Taksirle adam öldürme suçu ise, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı bir şekilde hareket ederek ölüme sebep olmak anlamına gelmektedir. Öldürme kastı bulunmaksızın, yalnızca özensiz hareket ederek ölüme sebep olunan hallerde taksirle adam öldürme suçunun işlendiğini ifade etmek doğru olacaktır. Eğer fail, gerçekleştirdiği fiil sonucunda birinin ölebileceğini öngörebiliyor ise, bu noktada bilinçli taksirin varlığından söz edebiliriz. Bilinçli taksir ile adam öldürme durumunda ise verilecek ceza, taksirle adam öldürme suçundan fazla olacaktır.
Taksirle adam öldürme suçunun en temel örneklerini trafik kazaları ve inşaat kazaları oluşturur. Taksirle adam öldürme suçunun varlığı için öncelikle “taksir” in varlığını aramamız gerekir. Taksirin varlığından bahsetmemiz için şu unsurlar aranır:
- Suçun taksirle işlenebilen bir suç olması
- Hareketin iradi olması
- Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ediliyor olması
- Neticenin öngörülebilir olması
- Neticenin iradi olmaması
- Hareketle netice arasında illiyet bağı (neden sonuç ilişkisi) bulunması
Yukarıdaki unsurların varlığı halinde suçun taksirle işlendiği ifade edilebilir. Taksirli suçlarda yargılama yapılırken öncelikle failin asli veya tali kusurlu olduğu saptanır. Asli kusurlu olduğunun tespiti ile yargılama cezanın en üst sınırından yola çıkılarak yapılırken, tali kusurlu olduğu durumlarda cezanın alt sınırı referans alınır.
Taksirle öldürme suçunun cezası Türk Ceza Kanunu’nun (“TCK”) 85/1. maddesinde “Taksirle bir insanın ölümüne neden olan kişi, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” şeklinde belirlenmiştir. Madde metninde de görüldüğü üzere hakime, taksirin derecesi, türü ve kusur durumuna göre belirlenmek üzere bir takdir alanı bırakılmıştır.
TCK’nın 85/2. fıkrasında ise taksirle adam öldürme suçunun özel bir haline değinilerek: “Fiil, birden fazla insanın ölümüne ya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş ise, kişi iki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” denmektedir. Bu noktada farklılaşan husus, failin taksirli hareketiyle birden fazla kişinin ölümüne veya birden fazla kişinin ölümüyle birlikte bir veya daha fazla kişinin de yaralanmasına sebep olmasıdır. Taksirli fiilin neticesinin ağırlaşmasıyla faile verilecek ceza da ağırlaşmaktadır.
Taksirle öldürme suçunun cezasının infazı, hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya cezanın adli para cezasına çevrilmesi kurumlarına elverişlidir ancak öncelikle göz önüne alınması gereken husus taksirin niteliği ve fiilin neticesidir. Tüm bu hususlar değerlendirildiğinde ve kanunen öngörülen diğer şartların varlığı halinde, yukarıda bahsettiğimiz iki kurumdan faydalanabileceğini ifade etmeliyiz.
İletişim için TIKLAYIN Hukuk Desteği