SIRA CETVELİNE KARŞI ŞİKAYET YOLU VEYA İTİRAZ DAVASI

Sıra cetveli, icra takibinde birden çok alacaklı olması durumda ve borçlunun icra dosyasındaki parasının tüm alacaklılara belirli koşul ve sıraya riayet ederek ödenmesine hizmet eder. Sıra cetveli kesinleşmediği sürece icra müdürü paraları paylaştıramaz. İcra ve İflas Kanunu (“İİK”) madde 206 “Alacakları rehinli olan alacaklıların satış tutarı üzerinde rüçhan hakları vardır. Gümrük resmi ve akar vergisi gibi Devlet tekliflerinden muayyen eşya ve akardan alınması lazım gelen resim ve vergi, rehinli alacaklardan sonra gelir.” hükmünü amirdir. Rehinli alacaklar, devamında devletin satılan malın aynından kaynaklanan resim ve vergi gibi alacakları, bunların sonrasında ise üç sıra halinde düzenlenen imtiyazlı alacaklılar yer alır ve daha sonrasında ise dördüncü sıradaki imtiyazsız alacaklılar ödenir. Sıra cetvelinde, bir önceki alacaklının alacağı kendisine ödenmediği müddetçe sonraki alacaklı alacağını alamaz. Sıra cetveli hazırlandıktan sonra, bir sureti bütün ilgililere icra dairesi tarafından İİK madde 141 uyarınca tebliğ edilmektedir.

Sıra cetvelinin ilgililere tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde ilgililer, duruma göre şikayet yoluyla ya da itiraz davası yoluyla sıra cetveline itiraz edebilmektedirler. Süresi içinde belirtilen yollara başvurulmazsa ya da başvurulup talep reddolunursa sıra cetveli kesinleşir. 

Şikayet yoluna İİK madde 142/III uyarınca, alacağın esasına ve miktarına ilişkin olmayıp alacaklının istediği ya da olması gereken sıraya kabul edilmemesi nedeniyle başvurulmalıdır. Ancak alacaklı, sıra cetveline alınmış başka bir alacaklının alacağına, miktarına ya da onun sırasına karşı koymak istiyorsa bu durumda şikayet yoluna başvurmamalı, sıra cetveline karşı genel mahkemede İİK madde 142/I hükmü uyarınca itiraz davası açmalıdır.

Şikayet yoluna başvurma halinde şikayet kabul edilirse, icra memuru verilen karara göre sıra cetvelini yeniden düzenler ve bu düzenlenen sıra cetveli tekrar İİK madde 141 uyarınca ilgililere tebliğ edilir. Ayrıca belirtmek isteriz ki, ilgililer yeniden düzenlenen bu sıra cetveline karşı şikayet yoluna başvurabilir.

İtiraz davası yoluna başvurulması halinde ise davanın tarafları alacaklılar olacaktır. Davalı alacaklı, sıra cetvelinde sırasına itiraz ettiği diğer bir alacaklıya karşı dava açacaktır. Yetkili mahkeme, sıra cetvelini düzenleyen icra dairesinin bulunduğu yer icra mahkemesidir. Davacının davayı kazanması halinde, bu durumdan bizzat kendisi yararlanır. Aynı sırada yer alsa da dava açmayan diğer alacaklılar davanın sonucundan yararlanamazlar. Özetle diğer alacaklılar hiçbir sebeple bu davanın sonucundan lehlerine yararlanamazlar.

Sizlerle sıra cetveline itiraz davası hakkında bir Yargıtay Kararı paylaşmak isteriz.

“…Kabule göre; Sıra cetveline yönelik şikayetlerde İcra Mahkemesi, önüne gelen şikayetleri sonuçlandırmak ve icra müdürüne bu yönde talimat vermekle görevli olup, düzenlenecek yeni sıra cetvelinde sıra cetvelinin hangi ilkelere göre düzenleneceğini belirtmesi, diğer anlatımla alacaklıların ne miktar için hangi sıralarda yer alması gerektiğini saptaması, hukuka uygun olmayan kısımları göstermesi, bu çerçevede işlem yapılması için icra müdürüne talimat vermesi (İİK. m.17/I) gerektiğinden, iptal nedenlerinin gerekçede belirtilmesi ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekir. Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetveline itiraz davalarında ise, kıyasen uygulanması gereken İİK’nın 235/3. maddesi uyarınca sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya ayrılan payın, yargılama giderleri ve vekalet ücreti de dahil olmak üzere öncelikle davacıya ödenmesine, artan kısım bulunması halinde, davalıya bırakılmasına karar verilmesi gerekir. Sıra cetveline itiraz davaları sonunda verilen hüküm, sadece davanın tarafları bakımından sonuç doğurur ve verilen kabul kararı ile durumun tespiti ile yetinilmeyip, eda hükmü kurulmalıdır. Mahkemece, eda hükmü kurulmasına rağmen hüküm fıkrasının 1. bendinde geçen “davalıya ayrılan paydan öncelikle davacının Konya 2. İcra Müdürlüğü’nün 2009/7887 takip sayılı dosyasındaki alacağının ödenmesine, artan kısmın mevcut sıra cetveline göre ilgililere ödenmesine” ibaresi anılan hükme uymadığı ve karşılamadığı gibi infazda tereddüt uyandıracak nitelikte olmuştur.” (Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/8006 E. 2014/832 K. 6.2.2014 T.)

https://hukukdestegi.com/tr/2016/11/10/icra-hukukunda-sikayet/
https://hukukdestegi.com/tr/2017/10/30/derece-karari/

Hukuk Desteği

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir