Ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrının açıklanması suçu Türk Ceza Kanunu’nun (“TCK”) Ekonomi, Sanayi ve Ticarete İlişkin Suçlar kısmında madde 239’da “(1) Sıfat veya görevi, meslek veya sanatı gereği vakıf olduğu ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgeleri yetkisiz kişilere veren veya ifşa eden kişi, şikayet üzerine, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu bilgi veya belgelerin, hukuka aykırı yolla elde eden kişiler tarafından yetkisiz kişilere verilmesi veya ifşa edilmesi halinde de bu fıkraya göre cezaya hükmolunur.(2) Birinci fıkra hükümleri, fenni keşif ve buluşları veya sınai uygulamaya ilişkin bilgiler hakkında da uygulanır.(3) Bu sırlar, Türkiye’de oturmayan bir yabancıya veya onun memurlarına açıklandığı takdirde, faile verilecek ceza üçte biri oranında artırılır. Bu halde şikayet koşulu aranmaz.(4) Cebir veya tehdit kullanarak bir kimseyi bu madde kapsamına giren bilgi veya belgeleri açıklamaya mecbur kılan kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.” şeklinde düzenlenmiştir. Suç; sıfatı ya da görevi, meslek veya sanatı gereği sahip olduğu ticari sır, bankacılık sırrı ya da müşteri sırrı niteliğindeki bilgilerin veya belgelerin yetkisiz kişilere fail tarafından verilmesiyle veya ifşa edilmesiyle oluşur.
Maddede belirtilen ticari sır, bankacılık sırrı ve müşteri sırrı kavramlarından bahsetmek isteriz. Ticari sır; ticari işletmenin ya da şirket/işletme çalışanlarının, yalnızca belirli sayıdaki kişilerin bildiği, gizli kalması için özel olarak korunan, kamuya yayılırsa ya da rakiplerinin eline geçerse ticari işletmenin ya da şirketin, ekonomik menfaatlerine olumsuz etkide bir durum oluşturabilme ihtimali olan bilgi ve belgelerdir. Bankacılık sırrı; bankanın yönetim ve denetim organları ile diğer görevlileri tarafından bilinen, rakipleri tarafından bilinmemesi gereken, mali, iktisadi, kredi ve nakit durumu ile ilgili bilgilerle, bankanın müşteri potansiyeli, kredi verme, mevduat toplama, yönetim esasları, diğer bankacılık hizmet ve faaliyetleri, risk pozisyonlarına ilişkin her türlü bilgi ve belgelerdir. Müşteri sırrı ise; ticari işletmelerin, bankaların ya da şirketlerin kendi faaliyet alanları çerçevesinde müşterilerden edindiği, müşterinin şahsi, mali, kredi ya da nakit durumu hakkındaki her türlü bilgi ve belgelerdir. Maddenin ilk fıkrası yani TCK madde 239/1 şikayete tabi suçlar arasında yer almaktadır. Maddenin 4. fıkrası hariç diğer fıkralarındaki suçlar uzlaştırmaya tabi suçlar arasındadır.
Örnek olarak bir Yargıtay kararını sizlerle paylaşmak isteriz. “Suç tarihlerinde, katılan K. Şeker San. ve Tic. A.Ş. bünyesinde pazarlama şefi olarak çalışmakta olan sanığın, görevi gereği vakıf olduğu bilgileri rakip firma görevlisine elektronik posta ile göndermek suretiyle ticari sır niteliğindeki bilgileri açıklama suçunu işlediği iddiasıyla cezalandırılması talebiyle açılan kamu davasında; sanık ve müdafiin, gönderilen bilgilerin piyasaya bildirilmesiyle ilgili amirlerin talimatlarının olduğunu, telefon ile arayan kişilere dahi bu bilgilerin verildiğini, ticari sır niteliğinde olmadığını beyan ederek atılı suçlamayı kabul etmedikleri, katılan tarafın ise söz konusu bilgilerin ticari sır niteliğinde olduğunu beyan ettikleri, dosya arasında mevcut elektronik posta içeriklerinin teknik bilgi ve tecrübeyi gerektiren konulara ilişkin olduğu nazara alınarak; ilgili şirketten sanığın suç tarihindeki görevinin ne olduğu, gönderilen bilgilerin piyasaya bildirilmesi hususunda amirlerin talimatının bulunup bulunmadığı hususlarının sorulması, elektronik posta içeriklerinde yer alan bilgilerin ticari sır niteliğinde olup olmadığı hususlarında ticaret hukuku alanında uzman bilirkişiden rapor alınması sonrasında, hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırıdır.” (Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2015/14700 K.)
Hukuk Desteği