Halk arasında “depozito” adıyla bilinen güvence, kiraya veren tarafından kiracının kira sözleşmesine aykırı olarak kiralanana vereceği tüm zararlar için güvence oluşturması adına alınan karşılıktır. Uygulamada genel olarak parasal değeri olan değerler güvence bir başka deyişle depozito olarak kabul edilir.
Aslında depozito verilmesi bir zorunluluk değildir. Ancak kira sözleşmesinde belirtilen bir depozito bedeli varsa, kiracının depozito yatırması söz konusu olacaktır. Nitekim Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”) 342/1. maddesinde de değinildiği üzere “Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmeyle kiracıya güvence verme borcu getirilmişse, bu güvence üç aylık kira bedelini aşamaz.” Kanun, kiracının depozito adı altında fahiş bedeller ödememesi için bir üst sınır getirerek kiracıları koruma amacı gütmüştür. Kanun depozito için bir alt sınır belirlemediğinden üç aylık kira bedelini geçmemek üzere istenilen miktarda depozito belirlenebilir.
Son TBK değişikliğiyle birlikte, depozitonun veriliş usulü de kanunen belirlenmiştir. Bu değişiklik 342/2 ve 3. fıkralarda yer almaktadır: ”Güvence olarak para veya kıymetli evrak verilmesi kararlaştırılmışsa kiracı, kiraya verenin onayı olmaksızın çekilmemek üzere, parayı vadeli bir tasarruf hesabına yatırır, kıymetli evrakı ise bir bankaya depo eder. Banka, güvenceleri ancak iki tarafın rızasıyla veya icra takibinin kesinleşmesiyle ya da kesinleşmiş mahkeme kararına dayanarak geri verebilir. Kiraya veren, kira sözleşmesinin sona ermesini izleyen üç ay içinde kiracıya karşı kira sözleşmesiyle ilgili bir dava açtığını veya icra ya da iflas yoluyla takibe giriştiğini bankaya yazılı olarak bildirmemişse banka, kiracının istemi üzerine güvenceyi geri vermekle yükümlüdür.”
Bu maddeye göre kira sözleşmesinin tarafları bir bankaya giderek vadeli tasarruf hesabı açtırmalıdır. Bu hesabın özeliği şu şekildedir: kiracı parayı bankaya yatırır, ancak kiraya verenin onayı olmaksızın çekemez. Böylece ne kiracı ne de kirayaveren depozitoyu kendi çıkarları için kullanamaz. Hesapta durduğu süre boyunca paranın bir faiz getirisi olursa, bu getiri de depozito olarak sayılır. Kira sözleşmesi bittiğinde depozito kimde kalacaksa faiz getirisiyle birlikte almış olur.
Eğer kira sözleşmesi devam ederken kiralanan satılırsa, depozitoya ne olacağı sorusu ayrıca değerlendirilmelidir. Bu husus, TBK’da açıklanmamıştır, ancak Yargıtay verdiği bir kararla bu konuya açıklık getirmiştir: “… Satımla yeni malik sözleşmenin tarafı haline geçerken, eski malikle kiracı arasındaki ilişkinin tasfiyesi gerekir. Eski malik güvence parasını yeni malike aktarmadığı takdirde bunu kiracıya iade etmesi gerekir.” (6.HD. 18.11.2014 Ta. 2014/2092 – 12561 Sa.)
Bu hususu da özetleyecek olursak; eğer kiracı, kiralananı kullanırken kiralanan satılırsa, eski malik kiralananın yeni malikine depozitoyu devretmelidir. Eğer kira sözleşmesi bu satımı takiben sona erecekse veya eski malik yeni malike depozitoyu iletmemişse, eski malik depozitoyu kiracıya iletmekle yükümlüdür.
Hukuk Desteği
Merhaba
Kıracım 8000 tl depozito bedelinin 4000 tl sini kira başlangıcında diğer kalanının 3 ay sonra vereceğiniz yazılı olarak sözleşmede beyan etmiştir 6 ay sonra evimi tahliye etmiş hem fatura ödemelerini yapmamış 4000 üzeri abonelik ücreti bırakmış ayrıca evime bi okadara yakın zarar vermiştir
Beyan ettiği 4000 tl depozito bedeline icra takibi başlattım itirazda bulunmuştur
İtirazı kaldırmak için icra hukuk mahkemesinde dava açabilir miyim ?
Merhaba ben turizim bölgelerinden birinde sezonluk çalışıyorum geldiğimde sezonluk ev tutuyorum giderken boşaltıyorum bir kira bedelide depozito veriyorum ama çıkarken hiç bir hasar bırakmadan çıkıyorum. Bazen sezon erken bitiyor ve gününden önce boşaltmak zorunda kalıyorum. Bu durumda verdiğim depozitomu geri alabilirmiyim. Çünkü çoğu zaman alamıyorum bilgi verirseniz sevinirim.