Çocuklar kural olarak anne ve babasının birlikte velayeti altındadır, evlilik devam ettikçe anne ve baba velayeti beraber kullanırlar. Boşanma veya ayrılma durumunda ise, mahkeme velayeti anne veya babadan birine bırakır. Velayetin değiştirilmesinin nasıl gerçekleştiğini daha önceki yazımızda (Bkz.ilgili yazımız…) incelemiştik. Boşanma sürecinde dünyaya gelen çocuğun velayetinin verilirken nelere dikkat edildiğini bu yazımızda inceleyeceğiz.
Çocuğun dava sürecinde dünyaya gelmesi ihtimalinde, Yargıtay farklı görüşler ortaya koymuştur. Bazı kararlarda velayet konusunu ayrı bir dava ile istenmesi gerektiği öne sürülmüştür: “…dava sırasında doğduğu iddia edilen Sezer’in nüfusa kaydından sonra velayet düzenlemesinin ayrı bi dava ile istenmesinin mümkün bulunmasına göre…” (Y2HD,28.03.2005.2969 – 4908)
Bununla birlikte, bazı kararlarda ise dava sırasında doğan çocuğun nüfusa kaydedilmesi için mehil verilerek, velayet durumunun düşünülmesi gerektiği görüşüne rastlanır: “… Mahkemece doğan çocuğun nüfusa tescilinin temini için taraflara mehil verilmesi, velayetin düzenlenmesi, velayet kendisine verilmeyen tarafla kişisel ilişki kurulup, iştirak nafakası düzenlenmesi gerekmektedir.” (Y2HD, 25.01.2002, 17573 – 458)
Çocuğun dava süreci sona erdikten ve karar kesinleştikten sonra doğması ihtimalinde ise, boşanmayı takiben 300 gün içinde doğumun gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılmalıdır. Eğer doğum boşanmayı takiben 300 gün içinde gerçekleştiyse çocuğun babası eski eş kabul edilir. Bu nedenle velayet anne ve baba arasındaki diğer hususlar göz önüne alınarak değerlendilir: “Tarafların ortak çocuğu Nevinnaz’ın evliliğin sona ermesinden başlayarak 300 gün içerisinde doğduğu anlaşılmakla evlilik içi doğum olmakla…”. (Y2HD,28.12.2006, 10242 – 18556). Karar metninden anlaşıldığı üzere, boşanmayı takiben 300 gün içinde doğan çocuk, evlilik içi doğum olarak kabul edilmektedir.
Ancak, çocuk boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren 300 gün geçtikten sonra dünyaya gelmişse evlilik içi doğum kabul edilmediğinden çocuk babaya soybağıyla doğrudan bağlanmaz. Bu nedenle velayet anneye aittir: “ …evlilik dışı çocuğun velayet hakkı davacı anneye aittir.” (Y2HD, 19.01.2009 , 14165 – 256)
Hukuk Desteği