Tacir bazı durumlarda ticari işletmesine ilişkin işler bakımından yardıma ihtiyaç duyabilir. Bu hallerde tacir, tacir yardımcıları atayarak iş yükünü hafifletebilir. Tacir yardımcıları, bağlı tacir yardımcıları ve bağımsız tacir yardımcıları olmak üzere 2’ye ayrılır. Bağlı tacir yardımcıları ise ticari temsilci ve ticari vekilden oluşur. Bu yazımızda ticari vekili inceleyeceğiz.
Ticari vekil, Türk Borçlar Kanunu’nun 551. maddesinde “bir ticari işletme sahibinin, kendisine ticari temsilcilik yetkisi vermeksizin, işletmesini yönetmek veya işletmesinin bazı işlerini yürütmek için yetkilendirdiği kişi” olarak tanımlanmıştır. Bu noktada değerlendirmemiz gereken farklılık ticari vekilin ticari temsilcilik yetkisi olmaksızın işletmeyi yönetmek veya bazı işleri yürütmek için yetkilendirileceğidir. Ticari vekil yalnızca bir bölüm işle de sınırlı tutulabilecektir. Örneğin bir otelin personel müdürü ticari vekildir ancak görev alanı yalnızca personel işleriyle sınırlandırılmıştır.
Ticari vekil, yetkilendirildiği alana ilişkin olağan (gündelik) kabul edilen işleri yürütebilecektir. Örneğin, bir restoran adına işletme müdürü olarak atanan ticari vekil, restoran için gıda alımı, toptancılarla sözleşme yapmak gibi işler için yetkilidir ancak şube açamaz, restoranın demirbaşlarını rehnedemez.
Ticari vekil gerçek kişi olmak zorundadır. Ancak ticari vekilin fiil ehliyetine sahip olması zorunlu tutulmamıştır. Ticari vekilin ayırt etme gücünü haiz olması zorunlu ve yeterli kabul edilmiştir.
Ticari vekilin ticaret siciline kaydı mümkün değildir. Bu nedenle ticari vekilin atanmasının bir şekle bağlı olduğu söylenemez. Tacir şahsen de ticari vekil atayabileceği gibi, ticari temsilci tarafından da ticari vekil atanabilecektir. Ticari vekil tek taraflı irade beyanıyla atanır. Esnaf işletmeleri için ticari vekil atanamaz yalnızca ticari işletmeler bakımından ticari vekilin atanmasından söz edebiliriz.
Ticari vekil tıpkı ticari temsilci gibi iç ilişkide kısıtlanabilir. Ancak dış ilişkide yapılan kısıtlamalarda uygulamada en çok şu sıkıntı görülür: kısıtlanmanın ispatı. Ticari vekil, ticari temsilciden farklı olarak ticaret siciline kaydedilmediğinden iyi niyetli 3. kişilere karşı kısıtlanmanın öne sürülmesi sorunu yaşanır. Bu ihtimalde 3. kişinin niteliği gereği kısıtlanmanın varlığını bilip bilemeyeceği değerlendirilir.
Ticari vekilliğin sona ermesi tıpkı ticari temsilciliğin sona ermesi gibi (Bkz.İlgili Yazımız…) kanunda düzenlenmiştir. Tacirin ölmesi, fiil ehliyetini yitirmesi gibi durumlarda ticari vekillik ilişkisi sona ermez. Ticari vekilin istifası, azli ve ticari vekilin ölmesi gibi her sözleşmeyi sona erdiren durumlar da ticari vekilliği sona erdirir. Bununla birlikte, ticari işletmenin devri ticari vekilliği sona erdiren durumlardan olarak düzenlenmiştir. Çünkü, ticari vekillik ilişkisi güvene dayanmaktadır. Ticari işletmeyi devralan kişi ile ticari vekil arasında güven ilişkisinin kurulup kurulamayacağı ise öngörülebilir bir durum değildir. Bu nedenle ticari işletmenin devri halinde ticari vekillik ilişkisi sona erecektir.
Hukuk Desteği