EVLİLİK HALİ GAİPLİK KARARI İLE SON BULUR MU?

Boşanma ve ölüm gibi olaylar evlilik halini sonlandıran çeşitli durumlardandır. Peki gaiplik kararı, bu durumlar içinde yer alır mı? Gaiplik kararı; ölüm tehlikesi içerisinde kaybolan, kendisinden uzun süre haber alın(a)mayan ve ölüm ihtimali yüksek olan kimseler hakkında kişiliğin sonlandırılması için verilen mahkeme kararıdır.(Gaiplik kararı hakkında daha detaylı bilgiye önceki yazımızda değinmiştik. Lütfen Bkz.) Gaiplik kararı; […]

Devamını Oku

ECRİMİSİL DAVASI VE GÖREVLİ MAHKEME

Ecrimisil; bir taşınmazın, tasarrufta bulunma hak ve yetkisi bulunmayan kişi(ler) tarafından, malikin rızası olmadan kullanımı neticesinde doğan haksız işgal tazminatıdır. Tanımdan da anlaşılacağı üzere ecrimisil şartları; haksız işgal, haksız işgal nedeniyle doğmuş zarar, kötü niyet ve illiyet bağı olarak nitelendirilir. Kat irtifaklı veya kat mülkiyetli ana gayrimenkullerin ortak yerlerinin haksız kullanımı neticesinde ecrimisil talebi ile […]

Devamını Oku

İŞ KANUNU’NUN UYGULAMA ALANI

4857 sayılı İş Kanunu, 10.6.2003 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmış olup; yayımı tarihinde de yürürlüğe girmiştir. Anılan Kanun’un yürürlüğe girmesiyle birlikte, 25.8.1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14’üncü maddesi hariç diğer maddeleri yürürlükten kalkmıştır. Kanun, işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma koşul ve ortamına ilişkin hak ve yükümlülükleri hüküm altına almakta, söz […]

Devamını Oku

YERLEŞİM YERİ

Yerleşim yeri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 19. maddesi’nde: “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir…” şeklinde tanımlanmak suretiyle düzenlenmiştir. Buna göre; yerleşim yerini kişinin yaşamsal faaliyetlerinin merkezi olan yer biçiminde nitelendirmemiz de mümkündür. Yerleşim yeri, kişiler hakkında açılacak davalar ve icra takipleri bakımından oldukça önemli olup; hangi mahkeme veya icra takibinin yetkili […]

Devamını Oku

İTİRAZIN İPTALİ DAVASI

İtirazın iptali davası; borçlu aleyhine açılmış olunan icra takibinin borçlunun yaptığı itiraz nedeniyle  durması sonucunda alacaklının, itirazı hükümden düşürebilmek için seçebileceği hukuki yollardan birisidir. İtirazın iptali davası bir eda davası olup alacak davası niteliği taşımaktadır. İtirazın iptali davasında takip alacaklısı davacı, takip borçlusu ise davalı konumunda olacaktır. İtirazın iptali davası genel hükümlere yönelik bir eda […]

Devamını Oku