DEVLET MEMURLARININ TİCARET YASAĞI

Devlet memurlarının yasaklı olduğu birtakım hususlar vardır. Söz konusu hususlar Devlet Memurluğu Kanunu’nda sayılmıştır. Bunlardan biri de memurların tacir veya esnaf sayılma yasağının bulunmasıdır. Tacir veya esnaf sayılma yasağı Devlet Memurları Kanunu’nun 28/1. maddesinde: “Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre (Tacir) veya (Esnaf) sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar. (Görevli oldukları kurumların iştiraklerinde kurumlarını temsilen alacakları görevler hariç).” olarak düzenlenmiştir.

Unsurları bakımından değerlendirecek olursak; memurun faaliyeti, tacir veya esnaf sayılmasını engelleyecek boyutta olmalıdır. Örneğin; memurun sanatla ilgilenmesi, yaptığı resimleri satması, kitap telifi elde etmesi gibi durumlarda memur tacir veya esnaf kabul edilmeyeceğinden, bu şekildeki işler memurlara yasaklı kabul edilmemiştir.

Memurun yaptığı kısa süreli ve işin mahiyeti gereği kısa süreli olduğu belli işler de tacir veya esnaf sayılmasını sağlamaz. Buna örnek olarak komşusunun evini boyayan veya hatır taşımacılığı yapan memurun tacir veya esnaf kabul edilemeyeceği verilebilir.

Memur ticari işletmeyi işletmeye başlamasıyla tacir sıfatını doğrudan kazanır. Kişinin memur olması tacir sıfatını kazanmasına engel değildir. Ancak bu noktada memurun cezai sorumluluğu bulunur. Nitekim memurun yalnızca tacir veya esnaf olmaması da yeterli değildir. Memur aynı zamanda ticaret ve sanayi müesseselerinde de görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil ya da kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamaz.

Memurun yapmaya yasaklı olduğu yukarıda da bahsettiğimiz faaliyetleri;

  • Eşinin,
  • Reşit olmayan çocuklarının,
  • Vesayet altındaki (mahcur) çocuklarının

yapması halinde, memurun faaliyetin başlamasından itibaren 15 gün içerisinde yetkili amirine bildirimde bulunması gerekmektedir. Bildirim yükümlülüğü memurun aile yardımı ve sair aldığı ödenekler bakımından önemlidir. Bununla birlikte memurun reşit olmuş ve fiil ehliyetini haiz çocuklarının bu faaliyetleri gerçekleştirmesi halinde bildirim yükümlülüğü bulunmayacaktır.

Ticaret yapan ve yasaklı diğer kazanç getiren işlerde bulunan kişilere kademe ilerlemesinin durdurulması (Bkz.İlgili Yazımız…) yaptırımı uygulanır. Bununla birlikte Türk Ceza Kanunu 259. maddesinde: “Yürüttüğü görevin sağladığı nüfuzdan yararlanarak, bir başkasına mal veya hizmet satmaya çalışan kamu görevlisi, altı aya kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.” şeklinde başka bir cezai yaptırım daha mevcuttur. Eşinin, mahcur ve reşit olmayan çocuklarının faaliyetlerini bildirmeyen memura ise kınama (Bkz.İlgili Yazımız…) yaptırımı uygulanır.

                                                                                                                        Hukuk Desteği

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir