Bir davaya hangi yerdeki hukuk mahkemesinin bakabileceğini düzenleyen bir hukuki müessese olan yetkiden bahsettiğimiz önceki açıklamalarımıza bu yazımızla devam etmekteyiz. Bugünkü yazımızın konusunu ise yetki itirazının ileri sürülüşü oluşturmaktadır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (“HMK”) yetki itirazın ileri sürülmesi başlıklı 19.maddesinde “(1) Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar […]
Kategori: Medeni Usul Hukuku
İSPAT YÜKÜ VE HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA AYKIRILIK KRİTERİ – I
Av. Sevcen CAN & Av. Yasemin ÇORAK Fiili karine kavramıyla da ifade edilen hayatın olağan akışı kriteri, dayanağını yasal düzenlemelerden almayan, ancak pratikte ispat kurallarını sıkı sıkıya uygulamanın yargılamada özellikle delilleri değerlendirmek ve hüküm kurmak noktasında yol açtığı problemleri bertaraf etmek üzere, sınırları doktrin ve içtihatlarla belirlenen, ispat yükü dağılımına önemli birtakım etkileri olan bir […]
TEKSİF İLKESİ
Teksif ilkesi, tarafların iddia ve savunmalarını yargılamanın uzamaması ve belirli bir düzen içinde devam ettirilmesi amacıyla, usul ekonomisine hizmet eder şekilde belirli bir usul kesitine kadar ileri sürebilmesi olarak tanımlanabilir. Medeni usul hukukumuza hakim ilkeler 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (“Kanun”) “Yargılamaya Hakim Olan İlkeler” başlıklı ikinci bölümünde düzenlenmiştir ve bu bölümde teksif ilkesine yer […]
YENİ İHTİSAS MAHKEMELERİ
Hukuk uygulamasındaki aksaklıklardan biri de şüphesiz, özelleşmiş ihtisas mahkemelerinin çözmesi gereken ihtilafların genel mahkemelerde çözüme kavuşturulmaya çalışılmasıdır. Bu konu; uzmanlık gerektiren, benzer özellikteki uyuşmazlıkları gördüğü için bilgi birikimi ve tecrübesiyle ihtilafa en doğru yaklaşımı sunması mümkün olan mahkemeler eliyle ancak sorun olmaktan çıkacağından; bu yazımızda siz değerli okuyucularımıza çok yeni bir gelişmeyi aktarmak istedik. Hakimler […]
6100 SAYILI HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU KAPSAMINDA DELİL GÖSTERME
Bu yazımızda; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (“HMK”) kapsamında delillerin gösterilmesine ilişkin açıklamalara yer vereceğiz. Medeni yargılamanın temel amacı gerçeğin ortaya çıkarılması olmakla beraber usul ekonomisi ve teksif ilkesi başta olmak üzere birtakım usul ilke ve kurallarıyla bu amaç sınırlandırılmıştır. Gerçeğin ortaya çıkarılması yönünde amacın yerine getirilmesinin yanı sıra yargılamanın makul sürede tamamlanması da gerekmektedir. […]
İSPAT YÜKÜ VE TÜRLERİ
Tarafların iddia veya savunmalarına dayanak gösterdikleri ve mahkemenin hüküm kurmasında etkili olacak olgulardan hangisinin yargılamanın hangi tarafınca ispat edileceği hususuna ispat yükü denmektedir. İspat yükü kavramı, objektif ispat yükü ve sübjektif ispat yükü olarak iki farklı ayrımda incelenmektedir. Objektif ispat yükü, vakıanın ispat edilememesi halinde, ispat yükü üzerine düşen ancak bu yükümünü yerine getiremeyen taraf aleyhine hüküm verilmesi […]
MAHKEME DIŞINDA YAPILAN SULH
Medeni Usul Hukuku’na hâkim olan tasarruf ilkesine göre, özel hukuktan kaynaklanan bir uyuşmazlık ortaya çıktığında, uyuşmazlığın tarafları, uyuşmazlıkla ilgili tasarrufta bulunma hakkına sahiptir. Tasarruf ilkesine göre taraflar, uyuşmazlığı mahkeme önüne taşıyıp taşımamak konusunda serbest oldukları gibi, uyuşmazlığı sona erdirmek hususunda daserbestçe tasarrufta bulunabilirler. Tarafların uyuşmazlığı sona erdirmek konusunda tasarrufta bulunabilmelerine imkan sağlayan kurumlardan biri de […]