AVUKATIN HAKSIZ YERE BAROYA ŞİKAYET EDİLMESİ KİŞİLİK HAKKI İHLALİ OLUŞTURUR MU – I

En yaygın tanımıyla kişilik hakkı, kişinin; maddi, manevi ve iktisadi varlığı üzerindeki haklarıdır. Kişilik haklarının kapsamına kişinin; yaşamı, vücut bütünlüğü, sağlığı, yaşam alanı, resmi, şeref ve haysiyeti üzerindeki hakları girmektedir. Haksız yere baroya şikayet edilmesi sonucunda avukatın ihlal edilen kişilik hakkıysa, şeref ve haysiyeti üzerindeki hakkıdır. Şeref ve haysiyet gündelik yaşamda birbirlerini karşılar anlamlarda kullanılsa […]

Devamını Oku

KİŞİLİK HAKLARININ İHLALİ – I

En kısa tanımıyla kişilik hakkı, kişinin; kişiliğini oluşturan, maddi ve manevi tüm varlığı ve değerleri üzerindeki haklarıdır. Kişilik haklarının kapsamına kişinin; yaşamı, beden bütünlüğü, sağlığı, özel hayatı, şeref ve haysiyeti, sesi, fotoğrafı, ismi ve sair çok sayıda kişilik değeri girmektedir. Kişilik hakkı, Yargıtay’ın yerleşik görüşüyle de; “TMK’nın 24 ve BK’nın 49. maddelerinde belirlenen kişisel hakları, […]

Devamını Oku

ŞEREF VE HAYSİYETİN İHLALİ

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne göre insan, onurlu bir varlıktır. Bu onurdan kaynaklı olarak, insanın ihlal edilemez birtakım kişilik hakları bulunur. Kişilik hakları; adı üzerinde kişiye sıkı sıkıya bağlı, mutlak ve parayla ölçülemeyen değerlerdir. Kişilik hakları için oldukça çeşitli tanımlamalar yapılsa da, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi “…Kişinin doğumla kazandığı, bağımsız varlığını ve bütünlüğünü oluşturan, hayat, beden […]

Devamını Oku

KİŞİLİĞİN İHLALİ VE HUKUKİ SONUÇLARI – I

Kişi, hak sahibi olabilen ve borç altına girebilen varlık olarak tanımlanabilir. Türk Medeni Kanunu’nda (“TMK”) kişilik kavramı tanımlanmamış olup öğretide çeşitli görüşler mevcuttur. Bazı müelliflerce kişilik, kişi kavramını da içerisinde barındıran daha geniş bir kavram olarak tanımlanırken; diğerleri, insanın insan olmaktan kaynaklı ve onu diğerlerinden ayıran, hukuken korunan değerler bütünü olarak tanımlamaktadır. Kişilik kavramı korunan […]

Devamını Oku

BAŞKASI ADINA SOSYAL MEDYA HESABI AÇILMASI

Gelişen sosyal medya uygulamaları ve sosyal medyanın kullanılmasının yaygınlaşması neticesinde bireylerin kişilik haklarının ihlalinde önemli bir artış görülmüştür. Kişinin adının bir başkası tarafından kullanılması bu ihlallerin en sık karşılaşılanıdır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (“TMK”) m.26/2 “Adı haksız olarak kullanılan kişi buna son verilmesini; haksız kullanan kusurlu ise ayrıca maddi zararın giderilmesini ve uğradığı haksızlığın […]

Devamını Oku

İNTERNET ÜZERİNDEN YAPILAN YAYINLARDA KİŞİLİK HAKLARININ KORUNMASI

Günümüzde internet başlı başına bir kişilik kazanmıştır ve internetin kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte hukuksal sorunların ortaya çıkması da kaçınılmaz olmuştur. İnternet üzerinden kişilik hakları saldırıya uğrayan bir kimse servis sağlayıcıya, sunucuya (server) ve bünyelerinde dijital bilgileri saklayanlara (host) ve erişim sağlayıcıya karşı dava açabilir. İnternet ortamında açıklamayı yapanın kimliğinin tespitindeki güçlük sebebiyle mesajın dağıtımında rol üstlenen […]

Devamını Oku