Bilirkişiler, yargılama esnasında ortaya çıkan ve çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde mahkeme tarafından başvurulan gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişileridir.
Bilirkişilik müessesesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda düzenlenmekteydi, ancak 3.11.2016 tarihinde yayımlanan Bilirkişilik Kanunu ile bilirkişilerin görev tanımları, sorumlulukları ve nitelikleri özel bir kanunla düzenlenir hale getirilmiştir. İlgili Kanun’un 3. maddesinde bilirkişilikte temel ilke ve sorumluluklar hükme bağlanmıştır, söz konusu ilke ve sorumlulukları sayacak olursak:
- Bilirkişi dürüstlük kuralı çerçevesinde, bağımsız ve objektif olarak görevini yerine getirmelidir.
- Bilirkişi, raporunda çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hususlar dışında açıklama yapamaz.
- Bilirkişi hukuki nitelendirme ve değerlendirmelerde bulunamaz.
- Genel bilgi veya tecrübeyle ya da hâkimlik mesleğinin gerektirdiği hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.
- Bilirkişi, kendisine tevdi olunan görevi bizzat yerine getirmekle yükümlü olup, görevinin icrasını kısmen yahut tamamen başka bir kimseye devredemez.
- Bilirkişi, görevi gereği kendisine verilen bilgi, belge ve sırların gizliliğini korumakla yükümlüdür. Söz konusu yükümlülük bilirkişilik görevi sona erdikten sonra da devam eder.
- Çözülmesi gereken sorun açıkça ve konunun sınırları belirli olarak belirtilmedikçe bilirkişi tayini yapılamaz.
- Aynı konuda bir kez rapor alınması esastır; ancak rapordaki eksiklik veya belirsizliğin giderilmesi için ek rapor istenebilir.
- Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi ve bu sisteme bağlı bilişim sistemleri veya yazılımlar aracılığıyla çözülebilecek sorunlarda bilirkişiye başvurulamaz.
- Bilirkişilik hakkında bir diğer yazımızı buradan (…Bkz) okuyabilirsiniz.
Hukuk Desteği