TEBLİGAT KANUNU MADDE 35’E VE MADDE 21’E GÖRE TEBLİGAT

Gerçek veya tüzel kişilere yapılan tebligatlar, kimi zaman çeşitli nedenlere bağlı olarak alıcısına tebliğ edilemez (teslim edilemez). Böyle bir durumda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (“Kanun”) 21. ve 35. maddelerinde düzenlenen prosedürler işletilerek, usulüne uygun tebligatın gerçekleştirilebilmesi mümkündür.

Yazımızda, Kanun’un 21. ve 35. maddelerinde yer verilen düzenlemeleri, tebligatın gerçek kişiye veya tüzel kişiye yapılacak olmasına göre iki farklı ayrımda inceleyeceğiz. 

Madde 35’e Göre Tebligat

1) Gerçek kişilerde:

Gerçek kişilere yapılan tebligatlarda, kimi zaman adres değişikliği veya taşınma nedeniyle tebliğ (teslim) mümkün olamamaktadır. Böyle bir durumda, adres değişikliğini bildirmeyen kişiye yapılan tebligat bila dönerse ve bu kişinin adres kayıt sisteminde (MERNİS) kayıtlı bir adresi bulunamazsa, ilk tebligatın yapıldığı adrese yapılacak olan ikinci bir tebligatın, tebliğ edilen evrakın kapıya asılması suretiyle gerçekleştirilebilmesi mümkündür.

Pratikte, madde 35 hükmü gerçek kişilere yapılacak olan tebligatlardan ziyade tüzel kişilere yapılacak olan tebligatlarda uygulanmaktadır.

2) Tüzel kişilerde:

Tüzel kişilere yapılan tebligatlar da gerçek kişilerde olduğu gibi, tüzel kişinin bilinen adresine veya ticaret sicilinde kayıtlı adresine yapılabilir. Bu adreslere gönderilen tebligatlar adres değişikliği veya taşınma nedeniyle iade edilirse,  tüzel kişinin ticaret sicilinde kayıtlı adresine yapılacak olan ikinci bir tebligat, evrakın kapıya asılması suretiyle gerçekleştirilmiş olur. Tüzel kişilere yapılacak tebligatlarda, ilk tebligatın hangi adrese yapıldığının bir önemi bulunmamaktadır.

Madde 21 hükmüne göre yapılacak tebligatlara ilişkin yazımız için; (Bkz..)

İlgili yazılarımız için lütfen bakınız:

Usulsüz tebligat I

Usulsüz tebligat II

Usulsüz tebligat III

Hukuk Desteği

iletisim: [email protected]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir