GAZETE VE HABER İÇERİKLERİ ESER MİDİR?

Eser; sahibinin hususiyetini taşıyan, ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema kategorilerinden birine ait olan her türlü fikir ve sanat ürünüdür. Bir fikir ve sanat ürünün eser niteliğine haiz olması için subjektif kriter, sahibinin hususiyetini taşıması; objektif kriter ise, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nda (“FSEK”) belirtilen kategorilerden birine girmesidir. FSEK’te düzenlenen kategoriler; ilim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri, güzel sanat eserleri veya sinema eserleridir.

Yukarıda açıkladığımız eser tanımına göre bir dergide ya da gazetede yayımlanmış olan haberin, köşe yazılarının ve diğer yazıların eser niteliğine haiz olabilmesi için öncelikle sahibinin hususiyetini taşıması gerekmekte ve FSEK’te belirtilen kategorilerden birine girmesi gerekmektedir. Eser niteliğine sahip olmayan ve fakat gazete ya da dergilerde yayımlanmış olan bir yazının telif hukukunca korunması mümkün olmayacaktır.

FSEK madde 36/2 “Gazete veya dergilerde çıkan içtimai, siyasi veya iktisadi günlük meselelere mütaallik makale ve fıkraların iktibas hakkı sarahaten mahfuz tutulmamışsa aynen veya işlenmiş şekilde diğer gazete ve dergiler tarafından alınması ve radyo vasıtasiyle veya diğer bir suretle yayılması serbesttir. İktibas hakkı mahfuz tutulsa bile sözü geçen makale ve fıkraların kısaltılarak basın özetleri şeklinde alınması, radyo vasıtasiyle veya diğer bir suretle yayılması caizdir.” hükmünü amir olup maddeye göre, iktibas hakkı özellikle saklı tutulmamışsa aynen ya da işlenmiş şekilde alınması ve yayılması serbesttir. Son cümlede ise iktibas hakkı saklı tutulmuş olsa bile yayımlanmış olan makale ve fıkraların kısaltılarak özet şeklinde alınmasının radyo ile ya da diğer şekillerde yayılabileceği düzenlenmiştir.

Aşağıda sizlerle konu ilgili bir Yargıtay kararı paylaşmaktayız.

“Sanığın, katılan ajansın üzerinde hak sahibi olduğunu iddia ettiği üç farklı gündelik haberi, İnternet gazetesinde halkın erişimine sunma yönündeki eyleminin İnternet ortamında gerçekleşmesi, 5651 sayılı Kanun’da buna yönelik bir suç tanımı yapılmamış olması, Dairemizin 12.07.2018 tarihli, 2016/9240 E. 2018/8573 K. sayılı bozma ilamında belirtildiği üzere; eylemin 5187 sayılı Kanun’da yazılı “yayım” faaliyeti dışında kalması nedenleriyle 5187 sayılı Kanun’un 24. maddesinde tanımlanan “yeniden yayım” suçunu da oluşturmadığı, öte yandan suçun konusunu oluşturan gündelik haberlerden ibaret ajans yayınının 5846 sayılı Kanun’da tanımı yapılan “eser” mahiyetini de taşımaması, bilakis 5846 sayılı Kanun’un 36. maddesinde yazılı “gazete münderecatı” mahiyetinde bulunması nedenleriyle 71/3. madde kapsamında eser sahibinin mali veya manevi haklarına tecavüz suçunu da oluşturmayacağı, sonuç olarak sanığın eyleminin özel hukuk (tazminat) koruması kapsamı içinde olup olmadığının ise özel hukuk mahkemelerince takdir edileceği değerlendirilmiştir.”(Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/23111 E. , 2019/10622 K.)

Hukuk Desteği

iletisim: [email protected]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir