BAKİRE ÇIKMAMA BOŞANMA SEBEBİ OLABİLİR Mİ?

Bugünkü yazımızda başlıktan da anlaşılacağı üzere bakire çıkmamanın boşanma sebebi olarak sayılıp sayılamayacağını inceleyeceğiz. Türk Medeni Kanunu’muzda (“TMK”) 166. maddede  evlilik birliğinin temelden sarsılma sebeplerine yer verilmektedir fakat bu sebepler sınırlı sayıda değildir.

Uygulamada, duygusal şiddetin bir görünümü olarak evlilik birliğinin sarsılma sebeplerinden biri şeklinde bakire çıkmama hali kabul görmektedir. Kadının bakire olmaması sebebiyle boşanma davası açmak isteyen eş açısından, boşanma davasında hukuki sebep güveni sarsıcı davranış olarak hukuken nitelendirilmektedir.

Bakire çıkmamanın boşanma sebebi olarak sayılabilmesi için bazı şartların da bununla birlikte varlığı aranır. Eşin bakire olmaması tek başına boşanma davası içerisinde boşanmaya bir sebep olarak kabul edilmemektedir. Zira kadının bakire olmadığını gizlemesi, bakire olduğu yönünde yalan beyanda bulunması, bakire olduğu konusunda eşini ikna ederek evliliğin tesisini sağlaması gibi evlilik içerisinde güven duygusunun zedelenmesine neden olabilecek hallerde bekaret konusu davada tartışılabilir noktaya taşınır. Boşanma kararı verilirken evlilik birliğinin temelden sarsılmış olması durumunun oluşup oluşmadığına bakılır. Evlilik birliğinin eşin bakire olmaması nedeniyle sarsılması halinde, duyulan ya da sakatlığa uğrayan güven duygusundan ötürü hakim boşanmaya hükmedebilmektedir. Eğer taraflar arasında çekişme varsa rapor alınmalıdır.

Her ne kadar uygulamada bakire çıkmama bir boşanma sebebi olarak sayılsa da; temel insan hakları, eşler arasındaki eşitlik ilkesi, cinsiyetçi ayrımcılık yasağı, cinsel özgürlük gibi sair temel evrensel ve yerel ilke ışığında sadece “bakire çıkmamanın” aslında bir boşanma sebebi olarak tartışılmasını dahi insan onuruna saygısızlık olarak hukuken görmekteyiz. Zira insan haklarının tespiti ve ihlallerinde; tüm insanların hiçbir ayrım gözetilmeksizin yalnızca insan oluşlarından dolayı eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkına sahip olmalarından yola çıkıldığında bir kadının da bir erkek kadar cinsiyet, ırk, renk, din, dil, yaş, tabiiyet, düşünce farkı, cinsellik, ulusal veya toplumsal köken, her bakımdan farklılık ve zenginlik gibi ayrımlarda eşinden hiçbir farkı olmaksızın kanun ve yargı karşısında eşit olması sağlanmalıdır. Bu tanımdan hareketle bakire çıkmamanın boşanma sebebi olarak kabulü, insan haklarına aykırıdır.

                                                                                                                                                              Hukuk Desteği

iletisim: [email protected]

4 thoughts to “BAKİRE ÇIKMAMA BOŞANMA SEBEBİ OLABİLİR Mİ?”

  1. Sizin bu konu hakkındaki fikirlerinize katılmıyorum.Çünkü bekaretin insan haklarıyla bağdaştırarak aykırı kabul etmeniz; ülkemizin toplum yapısını, inançlarımızı, gelenek ve göreneklerimizi gözardı ettiğinizin açık bir göstergesidir. Sonuçta her insanın hayat görüşü, değerleri, kutsalları farklılık gösterebilir. Sizin için bekaret önemli olmayabilir ama bir başkası için çok önem arz eden bir durumdur. Demek oluyor ki bakirelik nedeniyle boşanma davası açan birisi için bakaret çok önem arz eden bir durumdur. Bu belki namus şeref ve haysiyetine düşkünlüğünden belki de gelenek ve göreneklerinden vs.. kaynaklanıyordur. Dolayısıyla bu konuyu tek bir insan modelini baz alarak değerlendirmemek gerekir.

  2. Ne yani sebep olamazmis bal gibi olur efendi biz Türkiye’de yaşıyoruz. Ben hatta şahsım adına bundan daha büyük bir sebep göremiyorum. Aynı şey erkek için de geçerlidir

  3. Bakeret benim inancıma göre çok önemlidir. Evrensel dediğiniz haklar kul yapısıdır. Namuslu kadınla evlenmek benim hakkım, namus beraketden gelir. Bunlar da bizim savunduğumuz şeyler, bizleri gözardı edemezsiniz.

  4. bir kadın olarak bunu insan hakkı ihlâli olarak görmüyorum. Üstüne üstlük bu kızlık zarı dikim işinin yasaklanması gerektiğini düşünüyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir