MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ – IV

Bir önceki yazımızda, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (“Kanun”) 5/1-c maddesinde sayılan; “mal veya hizmetin özelliklerini içeren işaretler” ile 5/1-ç maddesinde sayılan; “daha önce tescil edilmiş veya tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler” konusundan bahsetmiştik (Lütfen bkz…). Bu yazımızda ise mutlak tescil engeli olarak; Kanun’un madde 5/1-d hükmü ile düzenlenen; “ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir meslek, sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan işaretler”, 5/1-e hükmü ile düzenlenen “malın doğası gereği ortaya çıkan şeklini ya da başka bir özelliğini veya mala asli değerini veren şekil ya da başka bir özelliğini münhasıran içeren işaretler” ve 5/1-f hükmü ile düzenlenen “mal veya hizmetin niteliği, kalitesi veya coğrafi kaynağı gibi konularda halkı yanıltacak işaretler”den söz edeceğiz.

Mutlak Ret Nedenleri

SMK Madde 5/1-d: Ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir meslek, sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan işaretler

Kanun’un 5/1. maddesinin (d) bendinde, “ticaret alanında herkes tarafından kullanılan veya belirli bir meslek, sanat veya ticaret grubuna mensup olanları ayırt etmeye yarayan işaret veya adlandırmaları münhasıran ya da esas unsur olarak içeren işaretler”in marka olarak tescil edilemeyeceği öngörülmüştür.

Bu hükümle tescili yasaklanan işaretler, hiç kimsenin tekeline verilemeyecek olan, herkesin kullanımına açık işaretlerdir. Bu işaretlerin tek başına marka olarak yahut bir markanın asli unsuru olarak tescil edilmesi yasak olmakla birlikte, tali unsur olarak tescil edilebilmeleri mümkündür. Örneğin; “peynir” sözcüğünün bir peynir üreticisi için tescili mümkün olamayacak, ancak bu sözcüğün marka içerisinde tali unsur olarak, örneğin; “Öztürk Peynirleri” şeklinde tescili mümkün olabilecektir.

SMK Madde 5/1-e: Malın doğası gereği ortaya çıkan şeklini ya da başka bir özelliğini veya mala asli değerini veren şekil ya da başka bir özelliğini münhasıran içeren işaretler

Kanun’un 5/1. maddesinin (e) bendinde, “malın doğası gereği ortaya çıkan şeklini ya da başka bir özelliğini veya teknik bir sonucu elde etmek için zorunlu olan veya mala asli değerini veren şeklî ya da başka bir özelliğini münhasıran içeren işaretler”in marka olarak tescil edilemeyeceği öngörülmüştür.

Örneğin bir içme suyu işletmesi için “damacana” şeklinin, şeklin doğal hali ile marka olarak tescili mümkün olamamakta, ancak şeklin doğal halini aşan bir tasarımla birlikte tescili mümkün olabilmektedir.

SMK Madde 5/1-f: Mal veya hizmetin niteliği, kalitesi veya coğrafi kaynağı gibi konularda halkı yanıltacak işaretler

Kanun’un 5/1. maddesinin (f) bendinde “mal veya hizmetin niteliği, kalitesi veya coğrafi kaynağı gibi konularda halkı yanıltacak işaretler”inmarka olarak tescil edilemeyeceği öngörülmüştür.

Yanıltıcılığın bulunup bulunmadığın tespitinde, söz konusu işaretin potansiyel tüketici kitlesinin satın alma tercihini etkileyip etkilemeyeceği hususunun ve işaretin ait olduğu mal veya hizmet sınıflarının dikkate alınması gerekmektedir. Örneğin, coğrafi kaynağı Malatya yöresi olmayan kayısı malları için “Malatya Kayısısı” ibaresinin, tek başına bir marka olarak veya bir markanın asli unsuru yahut tali unsuru olarak dahi tescil edilebilmesi mümkün olmayacaktır.

Bir sonraki yazımızda, mutlak ret nedenlerinden; “Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesine göre reddedilecek işaretler” ile bu kapsamda olmasa dahi “kamuyu ilgilendiren, tarihi ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş diğer işaretler ile yetkili mercilerce tescil izni verilmemiş olan armaları, nişanları veya adlandırmaları içeren işaretler”den bahsedeceğiz.

iletisim: [email protected]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir