İŞÇİNİN KÖTÜ NİYET TAZMİNATI ALACAĞI

İşveren ile işçi arasında kurulan iş ilişkisi belirli bir süre için yapılmamış ya da sözleşmede herhangi bir süre kararlaştırılmamış ise bu iş sözleşmesine belirsiz süreli iş sözleşmesi denilmektedir. Belirsiz süreli iş sözleşmesi işçi veya işveren tarafından kanunda belirtilen ihbar sürelerine uyulması şartıyla her zaman feshedilebilir. Taraflar ihbar sürelerine riayet ederek kullanabilecekleri bu fesih hakkını, dürüstlük ve objektif iyi niyet kurallarına uygun biçimde kullanmalıdırlar.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (“TMK”) madde 2 “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.” hükmü ile bütün hakların kullanılmasında dürüstlük kuralı çerçevesinde hareket edileceğini ve bir kimsenin başkasını zararlandırma ya da güç duruma sokmak amacıyla haklarını kötüye kullanmasını yasanın korumayacağını belirtmiştir.

İşveren; ister ihbar önellerine uyarak ister uymadan fesih hakkını kullansın, bu hakkı kullanırken dürüstlük ve objektif iyi niyet kurallarına riayet etmek mecburiyetindedir. Aksi halde, kötü niyet tazminatı borcu doğacaktır.

Kanun koyucu 4857 sayılı İş Kanunu madde 17’de “…fesih hakkının kötüye kullanılarak sona erdirildiği durumlarda işçiye bildirim süresinin üç katı tutarında tazminat ödenir…” hükmü ile kötü niyet tazminatını düzenlemiştir.

İşverenin iş sözleşmesini ihbar önellerine uyarak feshetmesi ancak feshin kötü niyetli olması halinde işçi kötü niyet tazminatına hak kazanacak, işveren ihbar önellerine uymadan ve feshin kötü niyetli olması halinde ise işçi hem ihbar tazminatına hem de kötü niyet tazminatına hak kazanacaktır.

İş Kanunu’nun 17. maddesinde hangi hâllerde feshin kötü niyetli sayılacağı konusunda düzenleme yapılmamıştır. Kanun koyucu maddenin gerekçesinde, “…İşveren bu durumdaki işçilerin iş sözleşmelerini fesih hakkını kötüye kullanarak, sözgelimi işçi kendisi hakkında bir şikayette bulunduğu veya kendisi aleyhinde dava açtığı ya da şahitlik yaptığı için sona erdirmiş ise, işçiye bildirim süresinin üç katı tutarında bir kötü niyet tazminatı ödeyecektir. İşveren sözleşmeyi bildirim şartına dahi uymaksızın sona erdirmiş ise, kötü niyet tazminatı yanında ayrıca bildirim süresine ilişkin ücret tutarında bir tazminat daha ödeyecektir.” denilmek sureti ile kötü niyetli fesih nedenleri örneklendirilmiştir. Hemen belirtmeliyiz ki kötü niyet nedenleri madde gerekçesinde yer alan bu nedenler ile sınırlı değildir.

Kötü niyet tazminatı, temel ücret üzerinden değil, ücrete ek olarak işçiye sağlanan para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve kanundan doğan tüm menfaatler göz önünde tutularak belirlenen giydirilmiş ücret üzerinden hesap edilecektir.

Hukuk Desteği

iletisim: [email protected]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir