ŞİRKET YETKİLİSİNİN ÖLÜMÜ HALİNDE VEKALETNAMENİN AKIBETİ

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun “Ölüm, ehliyetin kaybedilmesi ve iflas” başlıklı 513. maddesinin; “Sözleşmeden veya işin niteliğinden aksi anlaşılmadıkça sözleşme, vekilin veya vekâlet verenin ölümü, ehliyetini kaybetmesi ya da iflası ile kendiliğinden sona ermiş olur. Bu hüküm, taraflardan birinin tüzel kişi olması durumunda, bu tüzel kişiliğin sona ermesinde de uygulanır. Vekâletin sona ermesi vekâlet verenin menfaatlerini tehlikeye düşürüyorsa, vekâlet veren veya mirasçısı ya da temsilcisi, işleri kendi başına görebilecek duruma gelinceye kadar, vekil veya mirasçısı ya da temsilcisi, vekâleti ifaya devam etmekle yükümlüdür.” hükmü uyarınca, vekil edenin gerçek kişi olması halinde, bu kişinin ölümüyle birlikte vekaletname ilişkisi kendiliğinden sona ermektedir.

Bununla birlikte tarafların, vekalet sözleşmesinin ölümden sonra da devam edeceğini kararlaştırabilmeleri mümkündür. Böyle bir halde, ölümle birlikte vekalet ilişkisinin sona ereceğinden bahsedebilmek mümkün olmayacaktır.

Vekil edenin tüzel kişi (anonim şirket, limited şirket ve benzeri) olduğu durumlarda ise, tüzel kişiyi temsil yetkisiyle vekalet sözleşmesini akdeden gerçek kişinin ölümü, vekaletnamenin kendiliğinden sona ermesi sonucunu doğurmayacaktır. Örneğin bir limited şirketin yetkili ortağının şirketi temsilen, noterde düzenleme şeklinde imzaladığı bir vekaletname, bu ortağın ölümüyle birlikte kendiliğinden sona ermeyecektir. Tüzel kişilerin taraf olduğu vekaletnameler, ancak tüzel kişiliğin sona ermesiyle birlikte kendiliğinden sona erecektir.

Hukuk Desteği

iletisim: [email protected]

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir